Viyana gözlerimi kapatıp hayalini kurduğumda sokaklarından müzik taşan, gösterişli mimariye sahip, nazik insanları olan ve kahve evlerinden dışarıya sızan kahve kokusu ile hayal ettiğim bir yerdi.
Bir gün Instagram’da karşıma bir fotoğraf çıktı ve fotoğrafın yer kısmında Hallstatt yazıyordu. Adını daha önce duymadığım, hangi ülkede olduğunu bile bilmediğim bir yer. Bir an böyle bir yerin gerçek olduğuna inanamadım çünkü fotoğraf adeta bir tablo gibiydi. Adını unutmamak için hemen seyahat…
Zagreb’in içinden geçen Jarun Gölü kaldığımız eve çok yakın olunca sabah erkenden uyanıp göle gider, kahvaltı yapar ve sonra da Graz’a gideriz diye düşündük. Fakat her şey düşündüğümüz gibi gitmedi…