Milano’da nasıl evlendik?

Yurtdışında evlenme fikri ilk aklıma düştüğünde Litvanya’da Erasmus yapıyordum. O dönemde edindiğim arkadaşlıklar hayatıma hep renk kattı. Aramızda bana inanılmaz iyi gelen, güzel bir bağ vardı ve bir gün evlenirsem arkadaşlarımın konuştuğu dilde de “evet” demeyi hayal etmiştim :) O zamanlar 20-21 yaşındayım ve sevgilim bile yok aslında ama Türk kızı olmak böyle hayal kurmayı gerektirirdi :)) Şaka şaka! Ne bilim işte gönlümden öyle geçmiş daha o zaman.

Aradan yıllar geçti. Cemal ile sevgili olduk ve evlenmeye karar verdik :)

Cemal’i yurtdışında evlenmeye ikna etme süreci

Nişanlandıktan kısa bir süre sonra Cemal’e yıllar önce kurduğum bu hayalden bahsettiğimde, “Yok, olmaz. Ben hiç böyle bir şey düşünmedim. Hem yurtdışında evlenmek için neler yapılması gerekir hiçbir şey bilmiyoruz” falan deyip hevesimi kursağımda bıraktı fakat benim kişiliğim istediğimi elde edinceye kadar uğraşmakla kodlandığı için bu işin peşini bırakmadım. Sen bu konuyu bi düşün dedim ve ben harıl harıl yurtdışında evlilik nasıl yapılır, hangi konsolosluklarda yapılır, ne kadar süre önce başvuru yapmak gerekir, evraklar nedir gibi süreçle ilgili birçok şeyi araştırmaya başladım. Aradan kısa bi zaman geçtikten sonra yurtdışında evlenme konusunu yine açtım ve bu sefer gayet kapsamlı bilgilendirmeler yaptım ve Cemal’i yurtdışında evlenmenin daha basit ve daha deneyim dolu olacağına kısmen inandırmayı başardım. O gün konuşmamız Cemal’in ben bu konunun üzerine bi uyuyayım demesi ile sonuçlandı :)

Ertesi gün akşam dün gece konunun üzerine uyuduğuna göre bugün artık kararını bana söyleyebilirsin dedim, hayır daha karar vermedim dedi. Bense Roma ve Milano için uçak rezervasyonu yaptım ve konsolosluklara ilk e mailimi attım.

Canım evren tüm bu adımlarıma olumlu cevap verdi ve Cemal yurtdışında evlenmeyi kabul etti :) Bu durumda iki düğün yapmaya karar verdik. Biri sadece arkadaşlarımızın katılımı ile yurtdışında bi nikâh yani olayın resmi kısmı diğeri ise Çanakkale’de ailelerimizin ve akrabalarımızın katılımı ile geleneksel bir Türk düğünü :)

Hangi ülkede evlenelim?

Yurtdışında bulunan her Türk konsolosluğunda evlenmek mümkün olmadığından evlenebileceğimiz ülkelere baktığımızda Fransa ve İtalya’da karar kıldık fakat Paris’te evlenme teklifi gibi bi anımız olduğu için farklı bir ülkede bi anımız olsun diye düşündük ve İtalya’ya karar verdik. Önce Roma olsun istedik. Hatta ben hemen bizi tarihi Roma sokaklarında gelinlik ve damatlıkla yürürken falan hayal etmeye başladım fakat Roma’daki Türk Başkonsolosluğu’nda mailleştiğim kadın memur ile kavga ettik. Çünkü yaklaşık 5 ay önceden Eylül ayı için konsolosluğun müsait olduğu günleri sorduğum mailde buna ancak 6 ay sonra yanıt verebileceğini söyledi. Yani diyor ki gün falan veremem, Türkler bu yıl çıldırdı ve deli gibi yurtdışında evlenmeye başladılar ve zaten yoğunduk, bu yüzden daha da yoğunuz. Sonra ben telefonla aradım ve başka biri ile görüşmek istedim ama bu birimin sorumlusu sadece o kadınmış. Adımı falan değiştirip soruyorum yine aynı cevap. Başka arkadaşıma aratıp, konuşturuyorum ve yine aynı. Bir türlü gün vermiyor! Tamam, Öznur dedim, zorlama artık ve vakit kaybetme. İkinci seçenek olarak Milano vardı. Milano’daki Türk Konsolosluğu’na yazdım. Diğer memurun aksine nasıl yardımseverler nasıl nazikler. Tamam dedim, burası! Milano’da evlenelim.

Evleneceğimiz ülkeye karar verdik peki sonrasında nasıl bir hazırlık sürecinden geçtik?

Evrak hazırlığı:

Milano’da evlenmeye karar verdikten sonra konsolosluk bizden bazı evrakları hazırlayıp, evlenmek istediğimiz tarihi alternatifli olarak belirtmemizi ve posta ile konsolosluğa yollamamızı istedi. Hazırladığımız evraklar şöyleydi;

  • Evlenmek istediğimizi belirten dilekçe (Bu dilekçeyi konsolosluğa gidince yazıp, imzaladık.)
  • Her ikimizin kimlik fotokopileri (Orjinallerini yanımızda konsolosluğa götürdük.)
  • Şahitlerin kimlik fotokopileri (Şahitleriniz yoksa üzülmeyin, konsolosluk çalışanları da şahit olabiliyor :))
  • Hastaneden aldığımız sağlık raporu
  • Her ikimize ait 3 adet fotoğraf (Bu fotoğraf evlilik cüzdanında kullanılıyor o yüzden ona göre bi fotoğraf koyun)
  • Ben evlenmeden önceki soyadımı evlilik soyadı ile birlikte kullanmak istediğim için şu formu doldurmak gerekti. Eğer sizin de böyle bir talebiniz varsa formu doldurup dosyaya eklemelisiniz.
  • Nüfus müdürlüğünden Evlenme Ehliyet Belgesi (Bu belgenin alt kısmına nüfus müdürlüğünce nikâhın yurtdışında olacağına dair not yazılmalı)
  • Her ikimizin ikametgâh belgeleri
  • Pasaportlarımızın bir kopyası
  • Vukuatlı nüfus kayıt örneği

Milano’daki Türk Başkonsolosluğu’nda haftada 1 gün yani Salı günleri nikâh kıyılabiliyor. 16 Eylül haftası bekârlığa veda organizasyonları, 23 Eylül haftası da Çanakkale’deki düğün zamanına denk geldiği için evlilik tarihi olarak ya 2 Eylül ya da 9 Eylül haftası için randevu istedik.

Tüm evraklarımızı bir dosyaya koyup posta ile via larga numara 19’a yolladık :)

İşte bu kadar kolay!

Randevu tarihi kesinleşti!

Birkaç gün içinde konsolosluktan evrakları aldıklarına dair ve evlenme tarihimiz ile ilgili geri dönüş oldu. 3 Eylül Salı günü konsolosluk müsait olmadığı için 10 Eylül tarihine gün vermişler yani tam olarak doğum günüme :)) Bunu özellikle planlamadık fakat muhtemelen doğduğum ay olduğu için Eylül ayını aşırı çok seviyorum. Annem-babam Eylül ayında evlenmiş, beni de Eylül’de doğurmuş annem. Ben de Eylül ayında evlendim ve evet, çocuğumun Eylül ayında doğmasını ve hatta adını Eylül koymayı çok istiyorum :) Bence tüm bunlar tesadüf değil, benim kalpten dilediğim şeylerin gerçekleşmesi :)

Hemen arkadaşlarımıza haber verdik…

Nikâh tarihimiz belli olunca hemen arkadaşlarımıza haber verdik ve onları 10 Eylül’de Milano’daki Türk Konsolosluğuna, nikâhımıza davet ettik. Galiba şu birkaç dilde evet deme hayalim gerçekten gerçekleşecekti :)

Rotamızı nasıl çizdik?

İtalya’da daha önce hiç gitmemiştik dolayısıyla gitmişken sadece Milano’ya gitmeyelim hem de düğün öncesi biraz kafamız dağılsın diye kısa bi tatil yapalım dedik ve Roma’ya gidip birkaç gün geçirip Roma’dan trenle Milano’ya gidelim diye plan yaptık. İyi ki böyle yapmışız çünkü Roma’yı görünce iyi ki konsolosluktaki memurla kavga etmişiz de olmamış dedim. Çünkü şehir o kadar kalabalık ki! Özellikle turistik yerlere adım atılmıyor! Roma’daki Âşıklar Çeşmesi’nde gelinliğimle çekilmeyi hayal ettiğim fotoğraflar muhtemelen sadece hayal olarak kalacaktı çünkü Âşıklar Çeşmesi de diğer yerler gibi ana baba günüydü.

roma-gezilecek-yerler

_mg_5890

roma-gorulecek-yerler

Roma’yı çok sevdik, inanılmaz keyifli vakit geçirdik ve Milano öncesi bize iyi geldi ama şuanda bile iyi ki Milano olmuş diyorum!

Nikâh rotamızı Roma gidiş Milano dönüş olarak gerçekleştirdik.

Nikâhtan 1 gün önce

9 Eylül sabah saat 6’da Roma Termini’den Milano’ya giden trenimizi kalkmasına ramak kala yakaladık çünkü uyuyakaldık!

Hayatımızda ilk defa seyahat sabahı uyuyakaldık ve uyandığımızda saat sabah 5.45’ti. Birkaç dakika içinde hazırlanıp kaldığımız apartmandan çıktık. Normalde yürüyerek 20 dakikada gideriz dediğimiz tren istasyonuna gitmek ve treni yakalamak için tek seçeneğimiz vardı o da taksi. Ve apartmanın kapısını kapatıp arkamızı döndüğümüz anda bi taksi ışıklarını yakarak dibimizde durdu! Üstelik kaldığımız yer öyle çok merkezi bir yer de değildi. Taksiye bindik ve dedik ki Milano’da yarın nikâhımız var ve bu treni yakalamamız lazım, bizi yetiştir. Muhtemelen bu İtalyan taksici abi hayatında bir daha o kadar hızlı taksi kullanmak zorunda kalmamıştır! Öyle ki sarı tramvay ile çarpışmak üzere olduğumuz an şuan gözlerimin önünden bir film şeridi gibi geçiyor :)

Termini’ye vardığımızda taksici abiye sevgilerimizi iletip elimizdeki online biletten trenin hangi perondan kalktığına bakıp koştuk. Trene bindikten 1-2 dakika sonra hareket ettik. İstikamet Milano!

Milano’ya vardığımızda San Lorenzo meydanına bakan eski bir apartmanda bulunan otelimize eşyalarımızı bırakıp, dışarı çıktık. Nikâh günümüzden önce yapmamız gereken birkaç şey vardı. Biri Cemal’in gömleğini ütületeceğimiz bir terzi, diğeri ise benim gelin çiçeğim.

Öncelikle terzi bulmak için San Lorenzo meydanından aşağı doğru yürümeye başladık ama etrafımızda hiç terziye benzer bir şey bulamadık. Sonra uzun boylu, klasik giyimli bi İtalyan’dan bilse bilse terziyi bu beyefendi bilir deyip yardım istedik ve bingo! Adam o kadar tatlı biri çıktı ki bizi bildiği bir terziye götürdü. Terziye gidene kadar da artık ne için Milano’da olduğumuzu biliyordu :) Tek kelime İngilizce bilmeyen terziye gömleğin ütülenmesi gerektiğini ve yarın sabah alacağımızı söyledi ve ekledi yarın evleniyorlar :)

Daha sonra benden istediğiniz başka bir şey var mı diye sordu ve biz de evet dedik :) Gelin çiçeğine ihtiyacımız var. Sonra bizi dört yol başında duran bi sokak çiçekçisine götürdü. Çiçekçiye yarın sabah 8’de en güzel buketlerinle burada olur musun dedi, çiçekçi de olurum dedi :)

_mg_6197

_mg_6201

Ve son olarak konsolosluğa gidip, biz yarın evlenmeye geleceğiz her şey yolunda di mi diye sorduk :)

Böylelikle en önemli iki işimizi böyle tatlı bi şekilde halletmiş olduk.

Günün geri kalan kısmında ise nikâhımız için farklı şehirlerden Milano’ya gelen arkadaşlarımız ile buluşup, hem Milano’yu gezdik hem de yıllardır birbirimizi görmediğimiz için uzun uzun sohbetler ettik. Şimdi bu cümleleri yazarken adeta o güne gittim, inanılmaz güzel bir his.

Nikâh günü…

Sabah uyandık. Elele önce terziye gidip, terziden Cemal’in gömleğini aldık. İtalyan terzi amca muhtemelen bize iyi dileklerde bulundu ama anlamadık, gülümsedik. Sonra benim gelin buketim için köşe başındaki çiçekçiye gittik ve bir buket eflatun bir buket pembe güller aldık. Sonra kahvaltı yapmaya gittik. Kahve içip, çikolatalı pufidik kruvasanlar yedik. Gelin buketimi biraraya getirmesi için bir ipe ihtiyacım vardı. Onu da kahvaltı yaptığımız yerde hesabı öderken kasanın yanında bulduk, bi parça alabilir miyiz dedik, verdiler :)

_mg_6206

Sonra odamıza döndük ve hazırlanmaya başladık. Saat 11:00’de Via Larga, numara 19’da resmen evlenecektik!

Cemal güllerin boyunu kısaltıp, iki buketi bir araya getirip tek bir buket yapmaya çalışırken ben de saçlarıma maşa yapıyordum. Sonra kapı çaldı. Fernando, Tania ve Sandra ellerinde şampanya ile en özenli halleri ile odamıza geldiler. Bir yandan heyecanla hazırlanırken diğer yandan kahkahalar atarak sohbet ediyorduk. Çok güzeldi.

_mg_6214

img_6239

img_6241

Artık hazırdık. Yüksek tavanlı, ahşap merdivenli apartmandan bol bol gülerek çıktık. Önce San Lorenzo meydanında Fernando fotoğraflarımızı çekti. San Lorenzo’dan Duomo’ya yürürken o kadar çok insan Auguri diyip bizi tebrik ediyordu ki kendimizi bir film karesinin içinde gibi hissediyorduk.

img_6253

img_6264

img_6269

img_6273

img_6276

Duomo’ya vardığımızda diğer arkadaşlarımızla buluşup konsolosluğa doğru yürüdük. Birazdan evlenecektik ve o imza anı gelene kadar her şey sanki bi çekim gibiydi :)

img_6279

img_6292

img_6287

img_6299

Konsolosluğa vardığımızda artık kalbim tam olarak ağzımda atıyordu. Türkiye Milano Başkonsolosu Aylin Sekizkök’ün odasına hep birlikte doluştuk. Fernando her anı kameraya çekiyordu ve biraz sonra dünyanın en iyi yürekli adamı ile evlenecektim yani uzun zamandır istediğim bir şey artık gerçek oluyordu :)

img_6311

Başkonsolos Aylin Hanım Cemal’i eş olarak kabul ediyor musun diye sorunca zihnim bir anda yıllar öncesine, Litvanya’ya gitti. Neyin hayalini kurmuştum? Arkadaşlarımın konuştuğu dilde de “evet” demeyi. Yıllar sonra birçok hayalim aynı anda gerçekleşiyordu. Önce evet dedim sonra odada hangi milletten arkadaşım varsa o kadar dilde başladım evet demeye… Herkes güldü :) Başkonsolos Aylin Hanım bu sefer aynı soruyu Cemal’e yöneltti. O da evet dedi! Ben de sizleri eş olarak ilan ediyorum cümlesi ile oha! Gerçekten artık evliyiz dedim :)

İmzalarımızı attık, Cemal’in ayağına da bastım sonra kapağında Türkiye Cumhuriyeti Milano Başkonsolosluğu yazan aile cüzdanımızı da aldım hatta evet, evet onu bir güzel de elimde salladım. Oh evlendim işte, ay sonunda evlendim pozu o hahaha :)

img_6313

İşte biz böyle evlendik :)

Bir kutu lokumumuzu Aylin Hanıma verdikten sonra konsolosluğun merdivenlerinden en gürültülü halimizle indik. Tam dış kapıdan çıkacağız fakat o da ne! İtalyan arkadaşım Tania başımızdan aşağı pirinç döktü! Hahaha meğer İtalyanların da böyle geleneği varmış. Biz bu pirinç işine gülerken konsolosluğun İtalyan bekçisi pirinçle ortalığı kirlettik diye bizi kovaladı ve böylelikle konsolosluktan kovulan ilk gelin ve damat olduk sanırım! :)

img_6328

img_6330

Hep birlikte Duomo’ya yürüyüp, şampanya patlattık ve hem hatıra fotoğrafları çektik, hem de Duomo meydanındaki turistlerin tebrik akınına uğradık :))

img_6338

img_6355

img_6394

img_6399

img_6409

Duomo’dan Milano tren istasyonuna yürüyüp, kutlama yemeğini yemek üzere Como’ya gittik. Tren istasyonu “gelin” ile fotoğraf çektirmek isteyen küçük kız çocukları ile doluydu adeta :)

img_6429

img_6444

img_6472

img_6340

Como o kadar masal gibi o kadar romantik ve o kadar güzeldi ki. Ara sokaklardan yürümeye başlayıp, kendimizi Como gölü kıyısında bulduk. Fotoğraflarla anlarımızı ölümsüzleştirdikten sonra Como Gölü kıyısındaki restoranda akşam geç saatlere kadar kutlama yemeğimizi yedik.

img_6483

img_6506

img_6521

Sonra Milano’ya dönmek için tekrar tren istasyonuna yürüdük ve istasyonda çiçek fırlatma seramonisi yaptık. Çiçeği canım Sandra kaptı ama 3 yıl oldu hala Sri Lanka’lı sevgilisi ile evlenemediler :)

img_6601

Otelin yakınındaki metro istasyonundan çıktığımızda artık gecenin geç saatleriydi ve bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu. Hiç ıslanma endişesi duymadan metrodan apartmana kadar birbirimize sarılarak ama bu sefer “eş” olarak yürüdük…

img_6405

Size anlattığım bu günün üzerinden tam 39 ay geçti ve ben bu yazıyı o gün yaşadığım heyecanı ve mutluluğu hissederek yazdım.

Her şey bir şeyi dilemek ve onu hayal etmekle başlıyor. Buna tüm kalbimle inanıyorum.

p.s: Gelinliğimi Cemal’i Nişantaşı’nda beklediğim bir gün zaman geçsin diye girdiğim Miss. Selfridge’ten aldım, başımdaki mini duvak Eminönü’nden, çantam Paris’te bi ikinci el dükkândan, ayakkabılarım ise o dönem kapanmakta olan ve yıllar öncesinin sezon sonu ürünlerini satan Debenhams’tan.

p.s 2: Doğum günüm mü? 25. yaş doğum günüm birazcık gümbürtüye gitti :)))

p.s 3: Evlilik cüzdanımızı bu seyahatten sonra kaybettik ve tam 3 yıl sonra Amerika vizesi için yeniden çıkartmadan son bir kez daha ararken şifonyerin çekmece boşluğunda bulduk :))

Dünya benim evim’i facebooktan ve instagram‘dan takip edebilirsiniz.

Evliliğimizin 1. yılını kutladığımız Lviv yazısını okumak için tıklayınız.

Evliliğimizin 2. yılını kutladığımız Bled yazısını okumak için tıklayınız.

Bunları da okumak isteyebilirsin
20 Yorum
  1. Nilgün Karakaş diyor ki

    Yine bir solukta heyecanla okuduğum bir yazı oldu. Eline, yüreğine sağlık. Hayatı yaşamayı bilmek gerek, sizin yaptığınız gibi. Evde oturup kahrolmak yerine icraate geçmekte fayda var. Mutluluğunuz daim olsun. Gülücükleriniz hep dudaklarınızı kenarına ilişsin, orada kalsın! Sevgiler..

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Canım benim çok teşekkür ederim. Mutluluklarımız daim olsun <3

  2. Öznur ERTAN SAZAK diyor ki

    Hikayesi güzel, dili sımsıcak…Hep güzelliklerle dolu sıcacık yazılar okuyalım. Gülüşün; mutluluktan kocaman kocaman olsun…Benimde çok güzel hayallerim var, biliyorum gerçekleşecek…Sevgiler…

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Öznur hanım siz bu geri dönüşlerinizle beni o kadar mutlu ediyorsunuz ki yolumuzun kesişmesine şükürler olsun <3

  3. SELDA diyor ki

    Yaaa resmen gözlerim doldu , nasıl güzel nasıl tatlı bir insansın sen, enerjin buradan hissediliyor…
    bu arada eskiden ben de Eylül olsun kızım isterdim sonra vaz geçtim çok tatlı bir oğlum var, inşallah senin olur…
    çoook seviyorum seni tanımadan….

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Gözleri dolarak okuyan o kadar çok kişi mesaj attı ki gerçekten inanamıyorum bu enerjiye. Çok teşekkür ederim, çok mutlu oldum. Minnoş oğlunla birlikte şimdiden mutlu yıllar diliyorum <3

  4. Tugba diyor ki

    Ne güzel yazmışsınız… palma de mallorca da tatildeyim şuan, gece gece uykum kaçtı ve tesadüfen yazınızı okudum. Gece uzun diğer yazılarinizı okumaya devam edicem yalnız uykum gelsin diye değil… kaleminizdeki enerji ve heycanin daim olması dileklerimle…

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Yaaaaa aşırı mutlu oldum, böyle hissetmenize çok sevindim.

      Çok sevgiler ve iyi tatiller

  5. Gül diyor ki

    Resmen soluksuz okudum diyebilirim çok samimi bir yazı olmuş. Benim de hayalim pariste evlenmek hatta erkek akadaşımı çoktan ikna ettim ama bir türlü harekete geçemiyoruz gözümüzde büyütüyoruz galiba orda ne yapıcaz,nasıl olucak,bize yardımcı olucak kimse yok ve tam anlamıyla pek dilimizde yok bu yüzden kararsız kaldım ama bu yazıyı okuyunca yine isteğim körüklendi diyebilirim :)

  6. Yasemin diyor ki

    Ağlayarak okudum 😢😢 siz de çok güzel olmuşsunuz bayıldım her şeye çok güzel ya 😍😍😍

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Yaaa ne tatlısınız! Çok teşekkür ederim

  7. Melda diyor ki

    Çok güzel bi hikaye 💙 Heyecanla okudum. Bebeğin oldu mu adını eylül koydun mu çok merak ettim doğrusu 🙈 Bloğundaki diğer yazılarına da hemen göz atıcam. Güzel hikayelerinin devamı dileğimle, sevgiler

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Teşekkürler Melda <3 Bebeğim henüz olmadı :)

  8. Neslihan diyor ki

    Gelinliğini nikah için seçtiğin mekanı birbirinize bakışlarınızı çok sevdim.Allah mutluluğunuzu daim etsin.Sanki tarihi mekanların bir parçası gibisin

  9. Su diyor ki

    Merhaba,
    Slovenya için eşimle plan yaparken blogunuza rastladım. Aşırııııııı beğendiiiim, sırayla okuyorum her şeyi!! normalde seyahat bloglarını aslında pek sevmem :( ama sizinki bana çok güzel hisler verdi. okurken heyecanlandım, mutlu oldum sizin adınıza. bundan sonra takipteyim:) Instagramdan da takip etmeye başladım. Hatta Avustralyadaki atlaslarla ilgili olan şeyi de ben atmıştım :)
    Sevgiler.

    not: 2 gün önce kurban bayramı için Ljubljana’ya bilet aldııık <3

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Merhaba Su,

      Minnoşlar minnoşu mesajın için çok teşekkür ederim. Çok mutlu oldum <3

  10. Önder diyor ki

    Merhaba, öncelikle tebrik ederim. Hep mutlu olun:) nişanlımla biz de önce Roma’yi denedik ama maille çok yoğun olduklarını ve randevu veremediklerini belirttiler. Sizin izlediğiniz yoku izlemeye çalışıyoruz fakat aklımıza takılan sorular var. Maille bunları size sorabilme şansım var midir acaba?

  11. Fatma diyor ki

    Merhaba. O kadar güzel bir yazı olmuş ki. Okurken çok duygulandım. Mutluluğunuz daim olsun.

  12. Leia diyor ki

    Merhaba.Ömür boyu mutluluklar.Bu şahit kısmı bizi şuan çok zorluyor.Yani Türk olma zorunluluğu var mı? Ülkeden biri bizimle gelemez ise gerçekten başkonsolosluktakiler yardımcı olur mu? Aydınlatırsanız çok sevinirim.

  13. Leia diyor ki

    Biz fotoğrafçı konusunda çok sıkıntı yaşıyoruz.Sadece çift olarak gidiyor olduğumuz için yardımcı olabilecek arkadaşımız da olmayacak.Bize ne önerirsiniz? Sevgiler💜

Bu konuda söyleyecek bir şeylerin olmalı

E-posta adresin yayımlanmayacak.