Cape Town Hiking Rotaları Vol. 2: Skeleton Gorge & Masa Dağı

Cape Town’daki ikinci günümüz için Güney Afrika’lı arkadaşımız Patrick ve Jessica’nın harika bir önerisi vardı. Skeleton Gorge’a tırmanmak ve zirvesindeki gölde yüzmek!

Bu fikre bayıldık çünkü geçen sene tırmandığımız yerler dışında farklı bir yere de tırmanmayı deneyimlemek istiyorduk ve deniz seviyesinden 930 metre yüksekliğe sahip Skeleton Gorge’un zirvesindeki gölü merak ediyorduk.

  1. Skeleton Gorge

İsimlerin arkasında yatan hikayelere olan merakımdan isminin neden Skeleton Gorge olduğunu sorduğumda aldığım cevap beni birazcık hayal kırıklığına uğrattı çünkü buranın adının nereden geldiğini bilen yokmuş :)

Skeleton Gorge, Masa Dağı’na çıkan rotaların en eskisi ve Masa Dağı’na giden neredeyse tüm rotaların doğuş hikayeleri bilinirken, Skeleton Gorge yüzyıllar boyunca tüm gizemini korumaya devam ediyor. Skeleton Gorge’un hikayesinin nereden geldiği ile ilgili sadece bi tane varsayım var o da 1800’lü yıllardan beri Cape Town’luların hayatında olan bu rotada o dönemlerde iskelet bulunmuş olabileceği :) Bildiğiniz üzere skeleton; iskelet, gorge ise geçit, boğaz demek.

IMG_8188

Aslında burası vadinin daha dar olanı bir diğer deyişle dağ geçidi ve evet, tırmanması hiç de kolay olmayan rotalardan biri.

Skeleton Gorge rotasının kısımları:

Öncelikle Skeleton Gorge rotasının hangi kısımlardan oluştuğunu anlatmak istiyorum.

  • Kirstenbosch Botanik Bahçesi’ndan başlayıp Skeleton Gorge zirvesinde biten tırmanışa Skeleton Gorge Zirvede bulunan göl işte burada.
  • Skeleton Gorge’un zirvesinden Masa Dağı’nın en yüksek noktası olan Maclear’s Bacon rotasına Smuts Track
  • Smut’s Track’ten Masa Dağı’ndaki teleferik noktasına kadar olan rotaya ise Skeleton Gorge üzerinden Masa Dağı’na Tırmanış olarak geçiyor.

Biz bu rotanın sadece Kirstenbosch Botanik Bahçesi’nden başlayıp Skeleton Gorge zirvesinde biten kısmını yaptık fakat eğer kondisyonunuz imkan veriyorsa Skeleton Gorge zirvesinden Masa Dağı’nın zirvesine kadar da devam edebilirsiniz.

Skeleton Gorge’a ne kadar sürede tırmanırım?

Sadece Skeleton Gorge’un zirvesine tırmanıp o bambaşka bi gezegenden dünyaya gelmiş gibi duran gölü görmek isterseniz bu tırmanış için yaklaşık 4 saat ayırmalısınız. Bu 4 saatin 2,5 saati tırmanış, 1,5 saati ise iniş. Bu rota 6.2 km uzunluğunda ve başlangıç noktasından itibaren ilk 1 saat yokuşlu. Sonraki 1 saat ise tahta merdivenleri aştıktan sonra bol kayalı. Dolayısıyla hem ayaklarınızı hem de ellerinizi kullanmanız gerekecek :)

IMG_8193

Eğer Skeleton Gorge üzerinden Masa Dağı’na tırmanmak isterseniz bu tırmanış için yaklaşık 4,5 saat, iniş için ise 2-2,5 saat ayırmalısınız.

Bilsen iyi olur: Biz düzenli olarak spor yapıyoruz dolayısıyla tırmanış sürelerini bizim kondisyonumuza göre yazdım. Eğer aktif bi rutininiz yoksa bu rota için daha uzun saatler ayırmanız gerekebilir.

Skeleton Gorge’a tırmanmak zor mu?

Kolay dersem yalan söylemiş olurum. Ben açıkçası bu kadar zorlayıcı olacağını düşünmemiştim fakat ben yaptıysam siz de yaparsınız. Yukarıda da bahsettiğim gibi bu rota bol yokuşlu, kayalı ve tahta merdivenli. Skeleton Gorge’a tırmanmadan önce Lion’s Head’a mutlaka tırmanmanızı tavsiye ederim. Çocuğu ve köpeği ile tırmanan insanlar da vardı. Küçük bir çocuk yapıyorsa sizin yapmamanız için hiçbir sebep yok.

Skeleton Gorge tırmanma deneyimimiz

Biz sabah 10.30’da Skeleton Gorge’a tırmanmaya başladık. Patrick bu tırmanışın yaklaşık 2-2,5 saat süreceğini söylediğinde ben nasıl olsa tüm yıl boyunca deli gibi spor yaptım daha hızlı tırmanırım desem de Patrick haklı çıktı :) Yürümeye başladıktan 15 dakika sonra Patrick ilk 1 saatin kolay olduğunu söylediğinde ben ufak çaplı bi şok geçirdim. Kolay olan buysa yolun geri kalanını nasıl çıkacağım diye geçirdim içimden :) Tırmanış boyunca bazen birbirimizle konuşacak enerjimiz oluyor bazen ise nefes almaya bile gücümüz yetmiyordu. Tabii ki ara ara durup, dinlendik ya da birbirimizi bekledik. Jessica genellikle bizi arkadan takip ediyordu :)

Skeleton Gorge tırmanışı Lion’s Head veya Masa Dağı tırmanışları gibi muazzam okyanus manzaraları vaad etmiyor fakat eğer siz de benim gibi ormanda vakit geçirmekten keyif alıyorsanız bu tırmanışa bayılacaksınız! Skeleton Gorge’un bitki örtüsü Patrick’in söylediğine göre Amazon’daki yağmur ormanlarının bitki örtüsüne benziyor. Dolayısıyla bu tırmanışta neme hazırlıklı olun.

IMG_8279

Tırmanış zorlu olmakla birlikte ormanın içinde yürüdüğümüz için güneşten çok etkilenmiyorduk. Doğanın sessizliği ise büyüleyici. Fark etmeden o sessizlik etrafımı sarmıştı bile. Bir süre önden giderek doğa ile baş başa kalmak istedim. İşte o anlardan birinde ilginç bir şey oldu. Fark ettim ki inanılmaz derecede hızlı tırmanıyorum. Sanki yetişmem gereken bir yer varmış gibi ya da sanki zirvede olmam gereken bir saat varmış gibi. Bunu fark ettiğim anlarda yavaşlıyordum. Adımlarım yavaşladıkça bedenim de rahatlıyordu adeta ama çok geçmeden ve inanın fark etmeyerek o hızlı adımlarıma geri dönüyordum ve yeniden kendime yavaşla telkininde bulunuyordum. Çünkü İstanbul’da sürekli bir yerlere yetişmem gerekiyor ve adımlarım hep hızlı, bedenim ise gergin. Ormana bana yavaşlama duygusunu yaşattığı, bedenime yavaşlık ve zihnime dinginlik yaşattığı için şükrettim.

IMG_8215

İlk 1 saatin sonunda tahta merdivenlere geldik. Buranın görünüşü korkutucu gibi dursa da dikkatli ve yavaş yavaş çıktığınız sürece bir sıkıntı yaşayacağınızı düşünmüyorum. 1 saatlik dik yokuşlu tırmanışın ardından bu sefer kocaman kayaları falan aşmamız gerekiyordu. Bir an Cape Town’a geldiğim günün ertesi güne böyle bir çılgınlığa kalkışmasamıydım acaba diye düşünsem de Masa Dağı’nın etrafımda yükselen görüntüsü yorgunluğumu unutturuyordu. Birkaç kişi tırmanış yapmanın güzelliği ise artık çok yoruldum dediğin anda seni motive edecek birilerinin olması :)

IMG_8200

Yaklaşık 2 saat sonra topraklı yolun rengi bembeyaz ve incecik kumlarla yer değiştirdi. Dağın başında kendimizi plajda yürüyormuş gibi hissediyorduk ki yol birden düzleşmeye başladı. Yeşil ve nemli bitki örtüsü yerini kuru ağaç dallarına ve yakıcı Afrika güneşine bıraktı.

IMG_8222

Biraz daha yürüdükten sonra gözlerime inanamadım. Sanki bu tırmanışın sonunda evrenin başka bir katmanına varmış gibiydim. Karşımdaki göl o zamana kadar gördüğüm göllerden çok farklıydı. Kırmızımsı rengine hayran kalmıştım. Doğa işte bu yüzden çok büyüleyici, bu yüzden çok güçlü, bu yüzden insanoğlunun yaptığı en muhteşem yapılardan bile daha güzel!

IMG_8225

IMG_8230

IMG_8234

Patrick zirvede bizi bir gölün karşılayacağını söylemişti ama tabii ki ben asla böyle bir şey beklemiyordum çünkü hayatımda böyle bir gölün varlığını bilmediğimden hayal de edememiştim. Hemen soyunduk ve Patrick’in tabiri ile 5 yıldızlı otelimizin soyunma odasında (yani bir ağacın arkasında) bikinilerimizi giyinip buz gibi göle atladık.

IMG_8240

IMG_8232

IMG_8248

Sanki bi gölün için de değil de doğal bir çayın içindeymişim gibi hissettim. Aslında ilerisi mavi gibi dursa da suyu avuçlarıma aldığımda kırmızımsı rengi beni aşırı aşırı mutlu ediyordu. Bu arada buraya kadar tırmanıp göle giren sadece bizdik!

Göl kenarında yaklaşık 1 saat güneşlenip, getirdiğimiz sanviç ve meyve ile öğlen yemeğimizi yedik. Daha sonra doğa harikası bu gölle vedalaşıp inişe geçtik.

IMG_8261

IMG_8262

Skeleton Gorge’tan iniş çıkışa göre daha kolay olmakla beraber büyük kayalıklardan poponuzun üzerine oturup sürünerek inmek zorunda olduğunuz yerlerden ötürü bir okadar da yorucu. Dönüş yolunda da sık sık mola verip doğanın ne kadar mucizevi olduğundan konuştuk.

Başladığımız yere döndüğümüzde bu muhteşem deneyimi anılarıma kattığı için Patrick’e teşekkür ettim. Evet, belki çok kolay değildi ama doğa hayalini bile kuramadığımız bir ödül verdi bize. Bunun için çok mutluyum ve bu rotayı gerçekleştirdiğim için kendimle gurur duyuyorum.

Skeleton Gorge’a tırmanmadan önce bilsen iyi olur:

  • Bu tırmanış için Kirstenbosch Botanik Bahçesi’ne gelmeniz ve giriş ücreti olarak R60 ödemeniz gerekiyor. Yaz aylarında (Eylül-Mart arası) giriş-çıkış saatleri 08.00-19.00 arası, kış aylarında ise (Nisan-Ağustos arası) 08.00-18.00 arası.
  • Kirstenbosch Botanik Bahçesi’nin otoparkı ücretsiz.
  • Yanınıza bol bol su alın. 1 kişi için 1,5 litre su gibi düşünebilirsiniz. Yol üzerinde ilk 1 saatten sonra tahta merdivenlerin orda akan bir su var ama risk almayın. Suya ihtiyaç duyacaksınız. Suya ek olarak mutlaka kuruyemiş, sandviç, meyve gibi şeyler de alın. Kırmızı göl kenarında piknik yapmak çok güzel :)
  • Mutlaka tırmanışa uygun kıyafetler giyinin. Rahat bir spor ayakkabı, rahat bi şort veya tayt ve terinizi emecek bi t-shirt. Bu rotada güneşli çok az yer var ama yanınızda şapka olmasında fayda var.
  • En en en önemlisi! Arkadaşlar mutlaka güneş kremi kullanın!!! Bunu büyük harflerle bile yazabilirdim çünkü ben “nasıl olsa güneş yok yaaa” diye düşünüp güneş kremi kullanmadım ve omuzlarım 1. derece güneş yanığı oldu. Hala geçmedi. Nolur siz benim gibi yapmayın ve bol bol 50 faktörlük krem sürün kendinize.
  • Hava yağmurlu ve sisli ise bu tırmanışı yapmanız Kirstenbosch Botanik Bahçesi tarafından tavsiye edilmiyor. Lütfen uyarıyı dikkate alın.
  • Ve bu tırmanışı tek başınıza yapmayın! Tırmanışın kendisi yeterince adrenalin salgılatıcak zaten başka atraksiyonlara gerek yok :)
  • Korkmayın! Vahşi hayvanlar yok :) Yolunuza çıkan minik sürüngenlere ve kunduzlara selam verin ve yolunuza devam edin.

IMG_8269

IMG_8274

IMG_8262

Skeleton Gorge’a tırmamadan Cape Town’dan dönsem olmaz mı?

Eğer bana sorarsan olmaz :) Sadece bu tırmanışı yapmak için Cape Town’a yeniden gidilir diyen insanlar tanıyorum :) Zaten Lion’s Head’e ve Masa Dağı’na tırmandım yeter bu kadar diye düşünmeyin ve bu deneyimi yaşayın!

  1. Masa Dağı

Cape Town’da nereye giderseniz gidin başınızı kaldırdığınız anda tüm ihtişamıyla hep orada sizi kucaklayan ve kendine hayran bırakan Masa Dağı manzarası var.

1503 yılında ilk kez Portekizli bir pilotun tırmandığı Masa Dağına ismini veren de yine aynı kişi. Portekizce Taboa da caba yani Cape’in Masası anlamına gelen bu dağ ismini şeklinden alıyor.

Masa Dağı, şekil olarak gerçekten de bir masa gibi. Bir de ona eşlik eden bulutlar var. Günün bazı zamanlarında bulutlar Masa Dağının zirvesinden aşağı doğru dökülüyor. Hayatımda daha önce hiç görmediğim bu doğa olayını günlerce hayranlıkla izledim. Capeliler bu doğa olayına “masa örtüsü” diyorlar.

Dünyanın yedi harikasından biri olan Masa Dağının ismini belki daha önce hiç duymadınız ama Masa Dağı, Alp Dağlarından, And Dağlarından hatta Himalayalar’dan bile daha eski bir tarihe sahip.

Masa Dağı, yaklaşık 2,200 çeşit bitkiye, 1,400 çeşit floraya ve dünyada sadece burada yaşayan Heleophrynidae isimli bir kurbağa cinsine ev sahipliği yapıyor. Güney Afrika’nın meşhur rooibos çayının bitkisi olan aspalathus linearis de Masa Dağı’nda yetişiyor, ülkenin milli çiçeği protea çiçeği de. Diyeceğim o ki Masa Dağı sizi tamamen kendine özgü bitki örtüsü ve eşsiz manzaraları ile belki de daha önce yaşamadığınız bir deneyime davet ediyor.

IMG_0898

Masa Dağına hangi rotayı takip ederek tırmanmalıyım?

Masa Dağına tırmanmak için 6 tane yol var. Fakat ben sadece 3 tanesini deneyimlediğim için 3 rotadan bahsedeceğim. Aşağıda isimlerini, zorluk derecelerini ve ortalama ne kadar sürede tırmanabileceğinizi paylaşıyorum.

IMG_0902

Zorluk derecelerini şöyle belirteyim :)

A-Çocuklar bile tırmanıyor sen mi yapamayacaksın?

B-Daha önce tırmanma deneyimim var. Kendime güveniyorum, yaparım!

C-Düzenli spor yapıyorum ve adrenalin seviyorum. Neler yapabileceğimi görmek istiyorum.

Masa Dağına tırmanma rotaları:

  1. Platteklip Gorge

Masa Dağına tırmanmanın en eski, en kolay ve en direkt rotası. Bu yüzden oldukça popüler bir rota. Masa Dağına Platteklip Gorge rotasını kullanarak tırmandığınızda size muhteşem okyanus, Lion’s Head ve büyüleyici kayalık manzaraları eşlik edecek. Platteklip Gorge rotası Tafelberg Caddesi üzerindeki teleferik noktasından başlıyor. Rota çok popüler olduğu için yolda birçok doğasever ile tanışabilir, birbirinizi motive edebilirsiniz. Biz geçen sene Platteklip Gorge rotasını takip ederek Masa Dağına tırmanmıştık ve ilk kez tırmanacaklara kesinlikle bu rotayı kullanmalarını tavsiye ediyorum. Rota bol bol yürümeli, merdiven çıkmalı ve son 1 saati vadiyi aşmalı. En zor kısmı son 1 saat ama inanın zirveye vardığınızda o yorgunluğunuza dair hiçbir şey hissetmeyeceksiniz.

IMG_0923

Masa Dağına Platteklip Gorge rotasını kullanarak çocuğunuzla çıkabilirsiniz. Eğer 6-7 yaşlarında ise işiniz daha kolay çünkü keçi gibi tırmanıyorlar :) Eğer taşımak zorundaysanız da sizi şimdiden çok tebrik ediyorum!

Bilsen iyi olur: Platteklip Gorge rotasında ilk 20-30 dakikadan sonra sizi bir yol ayrımı karşılayacak. Bu ayrımda siz sol taraftan devam edeceksiniz zira sol taraf bambaşka bir yere gidiyor :)

Geçen seneki Masa Dağı tırmanış yazımı okumak için tıklayınız.

Zorluk derecesi: A çocuklar bile tırmanıyor sen mi yapamayacaksın?

Yaklaşık tırmanma süresi: 2.5-3.5 saat arası (Biz geçen sene 2 saat 15 dakika gibi bir sürede tırmandık diye hatırlıyorum)

  1. Skeleton Gorge

Okyanus manzarası yerine ormanın içinden geçerek Masa Dağına tırmanmak istiyorsanız bu rotayı kullanabilirsiniz. Bu rotanın en muhteşem artısı Skeleton Gorge zirvesi üzerinde sizi bekleyen nefes kesici göl. Bu rotanın başlangıç yeri Kirstenbosch Botanik Bahçesi.

Zorluk derecesi: B daha önce tırmanma deneyimim var. Kendime güveniyorum, yaparım!

Yaklaşık tırmanma süresi: 4-5 saat

  1. India Venster

Masa Dağına tırmanışın en iyi rotalarından biri olarak değerlendiriliyor. India Venster, yerel insanların da hafta sonu aktivitesi olarak kullandığı bi rota. India Venster rotasını kullanarak Masa Dağına tırmanırsanız sizi muhteşem dağ, okyanus ve şehir manzaraları bekliyor. Fakat bu rotanın son 45 dakikası boyunuz kadar kayalardan tırmanmanızı gerektiriyor. Birçok yerde bu tırmanışları yaparken sadece adımınızı atabileceğiniz kadar yer var. India Venster rotası da Tafelberg Caddesindeki teleferiğin oradan başlıyor. Yukarıda bahsettiğim ayrıma geldiğinizde bu sefer sol taraftan değil, India Venster tabelasının arkasından yukarı doğru çıkacaksınız. India Venster bizim son Cape Town seyahatimizde Masa Dağına tırmanmak için kullandığımız rota.

IMG_0927

India Venster rotasına çocuğunuzla çıkmamanız konusunda uyarıyorum!

Zorluk derecesi: C düzenli spor yapıyorum ve adrenalin seviyorum. Neler yapabileceğimi görmek istiyorum.

Yaklaşık tırmanma süresi: 3-4 saat (Biz 2,5 saatte çıktık.)

Masa Dağına tırmanma deneyimimiz

Daha önce Masa Dağına çıkmamıza rağmen bu deneyimi tekrar yaşamak için inanılmaz heyecanlıydık. Fakat bu sefer gece 4 gibi tırmanışa başlayıp, günü zirvede karşılamak istiyorduk. Bizim aklımızdaki rota geçen seneki Platteklip Gorge’du fakat Güney Afrikalı arkadaşımız Andrew “o rotayı zaten deneyimlediniz bu sefer India Venster rotasını kullanın” dedi. India Venster rotası için zor derler ama “siz yaparsınız, gerçekten bana inanın yaparsınız” deyince “ee tamam o zaman yapalım dedik :)”.

Masa Dağına çıkmadan önceki akşam Woodstock’taki evimizde ev sahipleri Nsika ve Chandra ile sohbet ederken onlara ertesi sabahki planımızı anlattık. Her ikisi de India Venster rotasını kullanarak Masa Dağına çıkmamızda hemfikirdi fakat tırmanışa başlamak için gece saat 4’ün hiç uygun olmadığını, bizi çok sevdiklerini ve başımıza bir şey gelmesinden çekindiklerini söylediler. Bir de bu rotada kaybolmak çok kolaymış. Böyle olunca tabii ki yerel insanların tavsiyesini dinledik ve tırmanışa sabah saat 5.30’da başladık.

IMG_0935

IMG_0928

Sabah erkenden tırmanmaya başlamanın güzelliği güneş henüz tepede olmadığı için tırmanışı daha kolaylaştırması. Tafelberg Caddesine arabamızı park ettikten sonra teleferiğin bulunduğu yerden tırmanmaya başladık. İlk 5 dakika içerisinde bacaklarım ağarmaya başlamıştı ve içimden kendime “bu kadar çabuk yorulduğuma inanamıyorum” diyordum. Fakat daha sonra bunun yorgunluk değil de bacakların açılma süreci olduğunu anladım. Çünkü 15 dakikada rota ayrımına geldiğimizde artık çok daha iyi ve enerjik hissediyordum.

IMG_0925

Tabelada sol tarafı Platteklip Gorge yukarıyı ise India Venster olarak gösteriyor ve özellikle India Venster’in riskli olduğu konusunda uyarıda bulunuyor. Neyse biz daha önceden deneyimliyiz zaten o yüzden hiç çekincemiz yok. Fakat orada bi hata yaptık. India Venster rotası tabelanın arkasından başlıyor. Yanıltıcı bir şekilde sağ tarafa da bir yol gidiyor ve bingo! Yukarı yürümek yerine tabii ki sağdan yaklaşık 15 dakika yürüdük. Önümüzde bu rotayı yapan bir çift daha vardı ve baktık onlar geri dönüyor. Ben önce acaba çok riskli ve vazgeçtiler galiba diye düşündüm ama yanlış yoldaymışız dönün dediler :) Manzara o kadar muhteşemdi ki biraz daha ilerleyip kayalıklar üzerinde dinlenen 4 kişi gördük. Kısa bi sohbetten sonra bir kez de onlardan duyduk; yanlış yoldaydık!

IMG_0941

Geri döndük ama hiç üzülmedik çünkü doğa o kadar huzurlu ve manzara o kadar güzel ki bir kayıp değil dedik. Nsika ve Chandra’ya bir kez daha teşekkür ettik çünkü bu rotada kaybolmak gerçekten kolaymış :) Yol ayrımına yeniden döndük ve bu sefer tabelanın arkasından yukarı doğru tırmanmaya başladık.

IMG_0944

Bu rotanın Platteklip Gorge rotasına göre en güzel yanı çok sakin olması. Önümüzdeki çift dışında yolda bir aile ve Cape Town’lu insanlarla tanıştık. Bazen biz arkada kalıyorduk bazen onlar ama an geliyordu ve hepimiz bir arada dinleniyorduk. Hiç tanımadığın insanlarla bi dayanışma içinde olmak çok güzel! Tırmanışın ilk 1 saatinde falan neyse ya o kadar da zor değil miş desem de son 1,5 saati nasıl böyle bir şeye kalkıştığımı sorgulayarak geçirdim. Defalarca deneyip çıkamadığım kayalıklarda bu sefer olmayacak diye düşünsem de hep yaptım. Aslında şöyle oldu. İçimden hep Öznur sen yaparsın diyip durdum. Çünkü bu tip şeyler bence beyinde bitiyor. Sen beynine böyle komut verince o da komutu gerçekleştiriyor.

IMG_0951

IMG_0954

IMG_0960

Fakat öyle şeyler yaptım ki şuan o anları hatırladıkça kendi kendime inanamıyorum. Bu rotada aşmanız gereken kayalar boyunuzdan bile daha büyük ve yol boyunca çok fazla zincirli yol var. Zincirli yollardan kastım dümdüz kayayı zincirden destek alarak çıkıyorsunuz. Burada kendinizi yukarı doğru çekebilmek için de kaslarınızın güçlü olması gerekiyor. O yüzden bu rotayı kullanacaklara sesleniyorum eğer aktif bir spor hayatınız yoksa bu rotayı kullanmayın!

Tırmanış boyunca çok sayıda minik zirveler var. Bu zirvelere vardığımızda dinlendik ve manzaranın, doğanın, sessizliğin ve huzurun tadını çıkardık. Gerçekten doğa dışında beni böylesine etkileyen hiçbir şey yok. Doğada olmak kendimi adeta evde gibi hissettiriyor.

IMG_0961

IMG_0968

IMG_0971

Bir yandan zirveye varmak için heyecandan duramıyordum diğer yandan artık çok yorulmuştum. Biraz dinlenmek için bir kayaya yaslandık ve o sırada çok yakın bi mesafeden teleferikle yukarı çıkan insanları gördüm. İşte o anda kendimden geçercesine teleferiğe bağırdım OHHH HAYAT SİZE GÜZEL! Sonunda sürekli bana söylenen cümleyi ben de birilerine söylemiş ve rahatlamıştım :))

IMG_0975

IMG_1002

Zirveye vardığımızda yaşadığım hissi tarif etmekte zorluk çekiyorum ve bu hissi herkesin yaşamasını çok istiyorum. Başarmışlık hissi inanılmaz. Masa Dağına tırmanmak öyle bi özgüven patlaması yaşatıyor ki bu hayatta yapamayacağım hiçbir şey yok diye geçiriyorum içimden. Bu muhteşem hisle biraz vakit geçirdikten sonra hayatımızda ikinci defa Masa Dağına tırmanışımızı birer kadeh şampanya ile kutladık.

IMG_0977

IMG_0991

Nelson Mandela’nın dünyaya verilmiş bir hediye olarak ilan ettiği Masa Dağına tırmanmak aslında bir dağa tırmanmaktan çok daha ötesi. Başardığımız şey bir dağın zirvesine çıkmak değil de içimizdeki potansiyeli görmek. Küçük telkinlerle bile bu devasa dağa tırmanabiliyorsam bence bu hayatta isteyip de yapamayacağım hiçbir şey yok!

IMG_1043

Birçok yerde Cape Town’da Masa Dağından manzarayı izlemeden dönme yazar fakat ben diyorum ki Cape Town’a gidip eşsiz manzaralar eşliğinde Masa Dağına tırmanmadan dönmeyin.

IMG_1028

IMG_1024

Bilsen iyi olur:

  • Skeleton Gorge kısmında yazdığım tırmanmadan önce notları Masa Dağı için de geçerli.
  • Güneşin doğuşu için mi çıkmak istersiniz güneşin batışı için mi buna siz karar verin fakat Güney Afrikalı arkadaşlarımdan bildiğim kadarıyla sabahın erken saatlerinde tırmanmak her zaman daha konforlu.
  • Arabınızı park edeceğiniz yerler var ve ücretsiz.
  • Masa Dağına teleferikle çıksam ve yürüyerek insem olur mu? Hayır, olmaz. Çünkü inmek daha kolay gibi görünse de aslında dizlere güç bindiği için daha riskli hem de zirveye varma yolculuğu başlı başına bir deneyim. Bu başarma hissini yaşamadıktan sonra inmenin pek bi esprisi yok bence. O yüzden tavsiyem tırmanın ve inişi teleferikle yapın ya da yürüyün.
  • Masa Dağına giriş için hiçbir ücret ödemiyorsunuz. Sadece teleferik ücretli.
  • Tırmanış sırasında karşınıza kunduz çıkabilir :) Ben bu hayvanı gördüğümde adının kunduz olduğunu bilmiyordum. Araştırdım, öğrendim :)

IMG_1012

  • Eğer siz de başarınızı kutlamak için şampanya içmek isterseniz zirvede Table Mountain Cafe’de satılıyor. 1 kadehi 12 liraya denk geliyordu sanırım.
  • Masa Dağına tırmanmadan önce Signal Hill, Lion’s Head, Skeleton Gorge gibi yerlere tırmanın ve kendinizi bu tırmanışa hazırlayın derim. Bir de bi kere telerefikle çıkayım sonra bir kere de tırmanırım demeyin ve önce tırmanın. Çünkü yukarda sizi bekleyen şeyi bilmeden tırmanmak daha heyecanlı.
  • Cape Town’da hava çok değişken. Masa Dağına çıkmadan önce hava durumunu kontrol etmeniz gerekiyor. Baktınız zirveden aşağı bulutlar dökülüyor o gün tırmanmayın çünkü manzara görünmeyecek. Havanın açık olduğu bir günü seçin.
  • Israrla tekrar söylüyorum! TELEFERİĞE BİNİP MASA DAĞINA ÇIKMAYIN! Lütfen lütfen tırmanın ve bu eşsiz deneyimi yaşayın!IMG_1073
  • IMG_1041
  • IMG_1019
  • IMG_1066

Son olarak benim neler söylediğimi bir kenara bırakın ve gidin bu deneyimi yaşayın :)

IMG_1074

Cape Town Hikin Rotaları Vol. 1: Signal Hill & Lion’s Head yazım için tıklayınız.

Geçen seneki Lion’s Head tırmanışı yazımı okumak için tıklayınız.

Neden Güney Afrika yazımı okumak için tıklayınız.

Dünya benim evim’i facebooktan ve instagramdan takip edebilirsiniz :)

Bunları da okumak isteyebilirsin
2 Yorum
  1. ebru diyor ki

    Senin enerjine ba-yı-lı-yo-ruumm Öznur harikasın
    Nasıl keyif alarak okuyorum yazdıklarını bilsen, bitsin istemiyorum .
    Sevgiyle kal…

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Ebrucum çok teşekkür ederim. Bunlar beni yazmaya daha çok motive ediyor. İyi ki varsın.

Bu konuda söyleyecek bir şeylerin olmalı

E-posta adresin yayımlanmayacak.