Bazı yerler vardır şehrin ismini duyarsınız fakat hangi ülkeye ait olduğunu dahi bilmezsiniz ya da haritadaki yeri aklınıza bile gelmez. Ben bir yıl Litvanya’da okuduğum için ve dünya haritasını çok severek incelediğim için harita bilgim oldukça iyi fakat eminim ki “Bratislava’mı? Orası da neresi acaba” diyen çokça insan vardır.
Budapeşte yazılarımdan birinde Budapeşte’nin bol bonuslu bir lokasyon olduğundan bahsetmiştim. Biz rotamızı Budapeşte’ye 200 km uzaklıktaki Slovakya’nın başkenti ve en büyük şehri Bratislava’ya çevirdik.
Slovakya, Çekoslovakya’nın ikiye bölünmesiyle oluşan ülkelerden biri. Diğeri ise Çek Cumhuriyeti. Orta Avrupa’daki konumu itibariyle çok sayıda festival ve ticari sergiye ev sahipliği yapmaktadır. Viyana, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, Ukrayna, Polonya ve Macaristan gibi ülkelere yakınlığı sebebiyle turistik açıdan da sıkça ziyaret edilen şehirlerden biri Bratislava.
Budapeşte’den Bratislava’ya Nasıl Giderim?
Budapeşte’den Bratislava’ya gitmenin en keyifli yolu tren. Budapeşte’de iki tane tren istasyonu var. Eğer Macaristan’ın dışındaki bir ülkeye gidecekseniz Keleti Palyaudvar (Keleti Tren İstasyonu)’daki gişelerden 17 Euro’ya gidiş-dönüş bilet satın alabilirsiniz. Budapeşte’den Bratislava’ya her iki saatte bir sefer var. İlk sefer sabah 05:50’de. Yolculuk 2 saat 40 dakika sürüyor.
Biletlerimizi satın aldıktan sonra kruvasan ve kahvelerimizi alıp, altı kişilik kompartımanlardan oluşan trene bindik. Trende boş bir kompartıman bulup hem kahvaltımızı yaptık hem de nostaljik tren yolculuğunun keyfini çıkardık. Dönüşte ise trenin restoranında anılarımıza yenilerini katmanın mutluluğu ile yemyeşil manzaraya karşı biralarımızı içtik.
Bratislava’nın şehir merkezine vardığımızda şehrin meydanı bizi canlı müzik, renkli balonlar, boya kalemleri, maskeli çocuklarla karşıladı. Çocuklarla ilgili bir festival vardı ve şehir renklere boyanmıştı adeta…
Görmeden dönme…
- Bratislava’nın en önemli ve en eski tarihi yapılarıyla çevrelenmiş, içinde cafe, restoranların bulunduğu, ortasında bir çeşme olan, rengarenk yapıların süslediği, şehrin kalbinin attığı Hlavne Namestie meydanında oturup insanları izlemeden, şehri solumadan dönme.
- Tuna Nehrinden 85 metre yüksekte konumlanan, dikdörtgen şeklindeki ve köşelerine dikilmiş dört kuleli, tarihi 9. yüzyıla dayanan, Bratislava’yı hatta Avusturya’yı ayaklarınızın altında hissedeceğiniz Bratislava Kalesini görmeden dönme.
Açılış Saatleri: 1 Nisan-16 Kasım arası, Pazartesi günü hariç her gün saat 10-18 arası, 17 Kasım-31 Mart arası, Pazartesi hariç her gün 9-17 arası açık
Giriş Ücreti: 6 euro
- Bratislava’nın en eski, en güzel ve en büyük, gotik mimarisine sahip katedrali olan Martin’s Kathedralini görmeden dönme.
Adres: Dóm sv. Martina Rudnayovo námestie No. 1
- Bratislava’nın eski şehrinde, Mozart’ın 6 yaşında konser verdiği, günümüzde Avusturya Konsolosluğu olarak hizmet veren, Barok mimarisinde inşa edilmiş Palffy Palace’ı (Palffy Sarayı) görmeden dönme.
Adres: Pánska 19 Bratislava
Açılış Saatleri: Pazartesi hariç her gün 11-18 arası
P.S: Bratislava’da Palffy isimli iki tane saray var. Biri Palffy Sarayı (burada bahsedilen), diğeri ise Johann Palffy Palace.
- Zupne Namastie meydanında bulunan, 18. yüzyılın ikinci yarısında Barok stilinde tasarlanan, Viyana’daki St.Peter’s Kilisesinin benzeri olan Trinitarian Kilisesini görmeden dönme.
- 14. yüzyılda şehrin dört kapısından biri olarak yapılan ve Orta Çağ’dan günümüze kadar gelebilen tek kapı olma özelliğine sahip St. Micheal’s Gate’i görmeden dönme.
- Eski şehirde bulunan, Rokoko stilinde tasarlanmış, günümüzde Bratislava Şehir Galerisi olarak hizmet veren Mirbach Palace’ı görmeden dönme.
- Slovakya’nın en eski profosyonel tiyatrosu olup opera, bale ve drama topluluklarının bulunduğu, Neo-Rönesans stilinde tasarlanmış ve tarihi 1920’lere dayanan Slovak Ulusal Tiyatrosunu görmeden dönme.
- Slovakya başkanının yaşadığı, Barok müziğinin ana merkezi olan Grassalkovich Sarayını görmeden, sarayın içindeki Fransız tipi bahçede rengarenk çiçekli ağaçların altına uzanıp hayal kurmadan dönme.
[metaslider id=843]
Eski şehrin modern kafeleri
Bratislava’nın dar ve dönemeçli sokakları, sokaklardaki korunmuş tarihi yapılar, kiliseler, saraylar kendimi bir Orta Çağ kasabasında hissettirdi. Fakat şehir çok eski yapılarla çevrelenmiş olsa da Bratislava’nın son dönemlerde açılan trendy, modern cafelerini görünce kendimi adeta büyük bir Avrupa şehrinde hissettim. Tasarımı genel olarak keyifli bir kütüphaneyi andıran bu cafelere bir kitap ve kahve sever olarak ben ba yıl dım!
- Moods Bakery & Cafe: Sıcakkanlı personeli, lezzetli American pancakeleri ve kavrulmuş kahvesi ile kahvaltı yapmalık bu cafe Bratislava’da birkaç yerde var. Marmelatlı American pancake kahvaltısı için 11’den önce uyanıp kapıya dayanmanız gerekiyor :)
Adres: Hviezdoslavovo námestie 11
- Foxford: Çok keyifli bir tasarımın içinde, ev yapımı tatlı ve kavrulmuş kahve, eğer açsanız lezzetli sandaviçler için mutlaka bu cafeye gitmenizi öneririm. Cafe ismini Slovak dilini yazan kişiden alıyor.
Adres: Laurinska 4
- Urban House: Loft stilinde olup hem modern hem vintage objelerle tasarlanmış bu cafe oldukça büyük bir kitaplığa sahip. Kahvenizi içip seyahat notlarınızı toparlarken içinde kendinizi harika hissedeceğiniz bu cafeye gitmenizi şiddetle öneriyorum. Lavantalı kekini denemeden dönmeyin!
Adres: Laurinska, 14
Geleneksel Slovakya Mutfağı
Slovakya mutfağının temelini et oluşturuyor. Domuz eti, domuz etinden yapılmış ve oldukça ünlü olan krvavničky diye bilinen kanlı domuz sucuğu, dana eti, fırınlanmış patates çeşitleri. Menülerde etlerin porsiyon gramajları da yazıyor. Pirzola, biftek, tavşan eti gibi et çeşitlerini restoran menülerinde görebilirsiniz. Fiyatlar oldukça uygun.
- Venturska Klubovna: Eski şehirde yan yana sıralanmış geleneksel Slovak yemeği yapan restoranlardan biri olan Venturska Klubovna’da öğlen yemeğimizi yedik. Menü et ağırlıklı olunca iki farklı et çeşidi denedik ve ikisinden de çok memnun kaldık. Servis 30 dakikadan fazla bir zaman alabiliyor fakat yemekler sipariş verildiği an yapıldığı için bu bekleme süresi oldukça makul.
Adres: Venturska, No:1
- Pinot: Burası hiç turistik olmayan hatta menüsü bile olmayan bir şarap evi. Oldukça küçük, ağaçların altında, kalabalığın dışında ve son derece lokal bir yer. Şarap yanında bir şeyler atıştırmak için muhteşem bir yer. Karnınız çok aç ise tercih etmeyiniz. Hacaj, Hlubovic, Marvla Tindo deneyebileceğiniz şaraplardan bazıları.
Adres: Rudnayova Namastie, 2 (St. Martin’s Kathedralinin arka sokağı)
[metaslider id=885]
Vintage Shop & Market Hall
Algıda seçicilik olsa gerek sokaklarda yürürken gözüme bir tabela takıldı. Nox Vintage ! Hemen tabelada gösterilen okları takip edip bir evin alt katında bulunan, küçücük fakat çok iyi tasarlanmış bu vintage shop ikinci el severlerin mutlaka uğraması gereken yerlerden. İçeride bulunan her şey çok iyi temizlenmiş ve muhafaza edilmiş. Çok bakımlı bu ikinci el dükkanda eminim bavulunuza atacak bir şeyler bulacaksınız.
Adres: Venturska, No: 3
Gezmekten çok keyif aldığım bir diğer yer ise market hall’lar. Bunu bir türlü Türkçe’ye çeviremiyorum ama bizim pazar yerleri gibi düşünebilirsiniz. Tek farkı kapalı bir alanda olması ve alanın son derece tarihi bir yapı olması. Tarihi bir çarşının içinde alışveriş yapan Bratislavalı’ları izlemekten çok büyük keyif alıyorum. Stara Trznica’nın bir diğer özelliği ise girişinde birasını alıp gelen ve takılan gençler :)
Adres: Namaestie SNP, 25
Parlamentosu, müzeleri, tiyatro binası, tarihi yapıları, renkli meydanları ve daracık sokakları ile Bratislava sandığınızdan çok daha fazlası. Üstelik Orta Avrupa’da yapacağınız bir geziye ek olarak çok ucuza rotanıza ekleyebileceğiniz bir şehir. Üstelik bir gün bu güzel şehir için yeterli.
Bir sonraki yazım neresi olsun? :)
Sevgiler