İskeçe Karnavalı

Aklımda keşke daha çok kalamar yeseydim düşüncesiyle yola devam ediyoruz. İstikamet İskeçe. Kavala şehir merkezinden çıkarken tabelada Constantinapolis 445 km yazısı ilgimi çekiyor. Rehberin bilgilendirmesine göre ısrarla kaldırmadıkları iki tabela varmış biri bu diğeri ise yine Kavala’dan çıkarken karşımıza çıkıyor. Kıbrıs haritasında Kuzey Kıbrıs’ın kana bulanmış ve üzerinde Türkiye yazdığını görüyoruz. Şaşırıyorum bu duruma ve aklımdan yine aynı şeyi geçiriyorum; birbirine bu kadar çok benzeyen iki millet neden bu kadar düşman birbirine…

İskeçe

Yunanlar ona Xanthi diyor, Türkler İskeçe. Yunanistan’ın kuzeyinde yani Batı Trakya’da. Türklerin en yoğun yaşadığı yerlerden biri. 1923 yılında Lozan Barış Antlaşmasına ek olarak bir sözleşme yapılıyor ve bu sözleşmeye göre Türkiye ve Yunanistan vatandaşlarını din esası üzerine zorunlu göçe tabi tutuyor adına da Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi diyorlar. Bu mübadele ile bir milyon iki yüz bin Ortodoks Hristiyan Rum Anadolu’dan Yunanistan’a, beş yüz bin Müslüman Türk de Yunanistan’dan Türkiye’ye göç etmek zorunda kalmış. O dönemde buna mecbur kalan insanları düşündüğümde durumun ne kadar sarsıcı olduğunu hissedebiliyorum. Onca insanın sadece dinsel farklılıklardan ötürü evlerini, hayatlarını bırakıp gitmeleri hiç adil gelmiyor. İskeçe sokaklarında çok sayıda Türk vatandaşı ile karşılaştık. Burada yaşayan Türklere Batı Trakya Türkü diyorlar. Fakat Batı Trakya Türkleri Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesinin dışında tutulmuşlar.

Bizim Yunanistan turuna çıkmamızın asıl sebebi ise İskeçe Karnavalıydı. İskeçe’ye vardığımızda saat 2 gibiydi ve açıkçası kendimi karnavalla ilgili beklenti içine sokmak istemiyordum. Otobüs bizi şehir merkezine yakın bir mesafede indirdi. Bir baktım bizim teyzoşlar Eminönün’den aldıkları rengarenk tüylü ve tüllü şapkaları başlarına geçirmişler. Vallahi utandım kendimden zira benim yanımda hiçbir şey yoktu. Peruk alacağım diye tutturdum ama kafama geçirdiğim pembe renkli bonus peruk o kadar yakışmadı ki neyse bir şey takmasam da olur deyip kendimizi karnaval korteji içinde bulduk.

Daha önce Londra’da Nothing Hill Gate Karnavalı’na gitmiştim ve adeta büyülenmiştim. Rehberİskeçe Karnavalı’nı Rio Karnavalı’na benzettiğinden kendimi bir beklenti içine sokmak istememiştim ama ortam şahaneydi! Çok uzuuun  bir kortej, rengarenk kostümlü insanlar, dans edip zıplayan kadınlar, yüzlerini boyayan yaşlı teyzeler-amcalar, aile boyu karnavala katılan ve kostüm giyen dansçılar, apartmanlarını, dükkanlarını rengarenk balonlarla ve bayraklarla süsleyen İskeçeliler! Şaşırıyorum çünkü ortam resmen karnaval havası :)

İskeçe’de ne görülür, ne yapılır bilmiyorum bana göre İskeçe’ye karnavala gidilir, eğlenilir, bol bol yüzün boyanır, içilir, dans edilir ve müthiş keyif alınır bu yüzden eğer İskeçe’ye gitmeyi planlarsanız mutlaka karnavala gidin gerçekten çok eğlenceliydi! İskeçe Karnavalı her yıl Şubat ayında İskeçe’de gerçekleşiyor.

İskeçe çok büyük bir şehir değil tabii ki ama Yunanistan’ın çevre şehirlerinden çok sayıda insan bu karnavala geliyor. Zira yol boyunca yüzü maskeli ya da boyalı insanlarla dolu otobüsler gördük :)

Bununla birlikte İskeçe’de genç nüfus oldukça fazla dolayısıyla eğlencesi, gece hayatı ile de gençler arasında oldukça popüler bir şehir.

İskeçe, karnaval dolayısıyla o kadar kalabalıktı ki restoranlar hınca hınç doluydu ve bi’ tavernada çok zor yer bulup yemek yedik. Yunanistan seyahatimizde ağzımıza tadı kötü olan hiçbir şey girmedi. Yemek konusunda çok ama çok başarılılar. Yemek yediğimiz yerin adı Yunan alfabesi ile yazıldığından öneri olarak maalesef buraya yazamıyorum ama yemek için kafanıza göre bi’ tavernaya girin ve denize dair her şeyi sipariş edin, pişman olacağınızı sanmıyorum :)

İskeçe Karnavalı’nda dans ettik, yüzümüzü boyadılar, hopladık, zıpladık, videolar çektik, Cemal selfie çubuğu ile fotoğraf çektiğinden onu Japon sandılar… Kısacası harika vakit geçirdik iyi ki gelmişiz diye yeniden içimden geçirdim :) Akşam saatlerinde karnaval sona erdi ve yağmur yağmaya başladı. Bi’ Yunan kahvesi içtikten sonra otobüse doğru yürüdük. Yağmurdan olacak ki herkes otobüste hazır ve nazır bekliyordu zaman kaybetmeden İstanbul’a doğru yola koyulduk.

Otobüste ilerlerken 2 grup arasında kalamar yiyecek miyiz yemeyecek miyiz kavgası çıktı bu kavga eşliğinde sınıra ulaştık ve gidişin aksine dönüşte 3 saat kadar sınırda kaldık :) Sınır geçişi yine evlere şenlikti. Tüm otobüsü eşyalarla birlikte sınır kapısında aşağı indirip otobüsü X-Ray’den geçirdiler. Ben bu kısmı hiç anlamadım. Bu arada free shop o kadar ucuzdu ki teyzoşlar çantalarını 7-8 şişe rakı ile doldurdular hatta bi’ çift koca bir çanta dolusu alkol ve sigara aldı. Yani aklınızda bulunsun kimse limit kontrolü falan yapmıyor istediğiniz kadar alkol, sigara alabilirsiniz. Yani en azından bizim otobüsün yolcularını kimse kontrol etmedi. Siz yine de temkinli olun, abartmayın :)

Otobüsün X-Ray’den geçmesini beklerken ilk gün otobüse binerken dikkatimi çeken iki genç çocuğun yanına gidiyorum zira hadi biz bi’ hata yaptık diyorum ama bu iki genç çocuğun ne işi var bu kaçıkların içinde diye aklımdan geçiriyorum. Nasıl geçti dememe kalmadan turun ne kadar deli işi olduğu konusunda hemfikir oluyoruz. Öğrenci misiniz çalışıyor musunuz derken içlerinden İspanyollara benzeyeni sessiz bir şekilde teyzeler duymasın ama ben LYS-benim zamanımda ÖSS- Türkiye birincisiyim diyor diğeri de o nasıl yakışıklı nasıl cool ben de Türkiye otuz beşincisiyim diyor ve benim nutkum tutuluyor. Bu çocuklar resmen genius! Koç Üniversitesi’nde Tıp okuyorlarmış ve Grupon’dan indirimli tur paketi satın alıp geliyorlar :) Neyse ki bu deliliğe çok para vermedik diyor gülüyoruz ve X-Ray’den geçen otobüsümüze doğru ilerliyoruz.

Eve vardığımızda sabah saat altı buçuktu ve günlerden Pazartesiydi. Delilik devam ediyordu hazırlanıp iki büklüm otobüs uykusuyla işe gitmem gerekiyordu. Napalım gezgin olmak bunu gerektirir diyoruz ve Yunanistan gezi yazısını burada sonlandırıyorum :)

Tur işi delilikti ama Yunanistan seyahati gerçekten güzeldi, bence komşuyu bu baharda bi’ görün derim olmadı yaza mutlaka görün. Zira biz iki Yunanistan gezisi planladık bile!

Merhaba sınır kapısı tanıştığıma memnun oldum yazısı için tıklayınız.

12 Saatte Selanik yazısı için tıklayınız.

1,5 Saatte Kavala yazısı için tıklayınız.

Dünya benim evim’i facebooktan ve instagramdan takip edebilirsiniz :)

Tasos Adası yazım için tıklayınız.

10 Maddede Atina Rehberi yazım için tıklayınız.

Halkidiki Gezi Rehberi yazım için tıklayınız.

Denizden babam çıksa yerimcilerin cenneti: Yunan mutfağı yazım için tıklayınız.

Sevgiler!

eğlenceiskeçeiskeçekarnavalıiskeçeturukostümpartisixantiyunanistanyunanistangezibloguyunanistangezirehberi
Comments (2)
Add Comment
  • hafize

    Teşekkürler çok başarılı bir yazı olmuş.. vizesiz gidilmiyor sanırım degilmi?

    • Dünya BenimEvim

      Ne demek :) Hayır, schengen vizesine ihtiyacınız var.