Ürdün hakkında bilmeniz gerekenler & Amman izlenimleri

Petra uzun zamandır görmeyi hayal ettiğim bir yerdi fakat ucuz uçak bileti kovalayan ben, Ürdün’e hiç ucuz bilet bulamadım ve bir gün “ucuz uçak bileti umrumda değil, ben artık Petra’nın hayalini kurmayı değil, orayı yaşamak istiyorum” dedim. Telefona sarıldım ve alalım bu bileti dedim ve 30 Ağustos tatilini fırsata çevirerek Amman’a bilet aldık.

Neden Amman’a gittik?

İstanbul’dan Ürdün’ün 2 şehrine uçuş var. Biri Amman diğeri Akabe. Akabe, Kızıl Deniz kıyısında olması sebebi ile bana biraz Sharm El Sheikh’i hatırlattı. Açıkçası Ürdün’e gitmişken başkent şehir Amman’ı görmek, Akabe’yi görmekten daha çekici geldiği için Amman’a bilet aldık.

Amman’a nasıl gidilir?

İstanbul’dan Amman’a direk uçuşu olan tek havayolu firması var; THY. Biz de Amman’a THY ile uçtuk. İstanbul’dan Amman’a yaklaşık 2,5 saatlik bir uçuşun ardından ulaştık. Uçuş bu kadar kısa olmasına rağmen biz bu bilete kişi başı 1,500 lira ödedik. Kesinlikle çok pahalı. Hatta uçuş süresi ve fiyat olarak düşündüğümde bu zamana kadar aldığımız en pahalı uçak bileti ama dediğim gibi ben Petra’yı daha fazla ertelemek istemedim. Pegasus da Ürdün’e uçuyor ama Akabe şehrine. Saatleri de THY kadar iyi değildi. Çünkü biz gece 02:05 uçuşu ile gidip, gece 02:20 uçuşu ile geri döndük. Böylece dolu dolu 4 gün tatil yapmış olduk.

Ürdün’e ne zaman gidilir?

Biz Ağustos’ta Ürdün’e gidiyoruz dediğimde birçok kişi “sıcak değil mi ya?” diye sorsa da Temmuz ayında Sharm El Sheikh’e seyahat etme deneyimini referans alarak hiç düşünmeden aldık bileti. Peki, Ağustos’ta Ürdün gerçekten çok sıcak mı? Evet, hava sıcak. Sonuçta coğrafya Orta Doğu fakat dayanılmayacak bir sıcak değil. Yanlız şöyle bir itirafta bulunayım; öğlen saati ciddi sıcak! Zaten o saatte dışarda pek kimse yok :) Yani bizim dışımızda yoktu. Fakat biz o sıcağa rağmen sokaklarda yürüyebildik. Ama siz derseniz ki ben o kadar sıcak çekemem o zaman Ürdün seyahati için en güzel ay Ekim ve Kasım.

Ürdün’de araç kiralama nasıl yapılır?

Biz Ürdün’de Amman, Wadi Rum, Petra ve Ölü Deniz rotasını gezmeyi planladığımız için araba kiralayarak road trip yapmak istedik. Çünkü araba ile seyahat etmek büyük özgürlük. İstediğiniz saatte yola çıkıp, istediğiniz yerde durabiliyorsunuz. Benzin fiyatı zaten çok ucuz, araba kiraları da ortalama fiyatlarda. Hatta yerel firmalardan araç kiralarsanız fiyatları çok daha uygun ama seyahat edeceğimiz yer Ürdün olduğu için daha kurumsal olması adına Sixt’ten araç kiraladık. Fakat bu zamana kadar yaşadığımız en sorunlu araç kiralama deneyimi olduğunu söylemeliyim. Sixt’in bize verdiği ilk araç kaç modeldi inanın bilmiyorum ama arabayı alıp, havaalanından çıktıktan sonra Cemal’in güvenli hissetmemesinden ötürü geri dönüp, farklı bir araç istedik. Neyse ki sorun çıkarmadan yardımcı oldular fakat yeni verdikleri araç bir öncekine göre daha iyi ama normal şartlarda yine çok kötüydü. Daha fazla sorun olmasın diyerek aracı aldık ama dediğim gibi Ürdün seyahati boyunca bize baya bi heyecan yaşattı bu araç.

Not: 4 günlük araç kiralama için 346 lira, benzin için ise 160 lira ödedik. Toplamda 900 km’den fazla yol yaptık.

Tavsiye: O yüzden tavsiyem eğer Ürdün’de araç kiralayacaksanız gitmeden önce portföylerinde hangi model ve marka araç olduğunu mutlaka öğrenin ve ona göre karar verin. Bunun dışında Ürdün’de şehirlerarası ulaşım ağı gelişmiş değil. Eğer araba kiralamak istemiyorsanız taksicilerle sıkı bir pazarlık yaparak ulaşımı sağlayabilirsiniz.

Amman’da arabamı nereye park etmeliyim?

Amman’da yaşayan yerel insanlar arabalarını yol üzerine parketseler de benim size tavsiyem aracı otoparka bırakmanız. Eğer Amman’da konaklama yaparsanız kaldığınız otelin parkına bırakabilirsiniz fakat siz de bizim gibi Amman’ı günübirlik gezecekseniz Al Amir Mohammed caddesi üzerindeki Boutique Otel’in yanında bulunan otoparka bırakabilirsiniz. Günlük 10 liradan fazla otopark ücreti ödemeyeceksiniz ve en güvenlisi bu.

Ürdün’de kullanılan para birimi nedir?

Ürdün’ün resmi para birimi Ürdün Dinarı ve 1 Ürdün Dinarı 4.20 lira. Böyle baktığınızda Ürdün pahalı gibi gelebilir fakat Ürdün kendi içinde pahalı bir şehir olmamakla birlikte diğer Orta Doğu ülkeleri ile kıyaslayınca evet, daha pahalı bir ülke. Fakat dediğim gibi her şeyin ucuzu mevcut.

Ürdün’ün resmi dili nedir?

Ürdün’de konuşulan resmi dil Arapça. Filistin, Suriye ve Lübnan gibi ülkelerde konuşulan Arapça ile çok benzer. Fakat Amman, Wadi Rum, Petra ve Akabe gibi turistik yerlerde yaşayan insanlar İngilizce biliyor. Ürdün’deki okullarda da İngilizce zorunlu dil olarak okutuluyor. Biz dil konusunda hiç sorun yaşamadık. İngilizce bilmeyen birine bir şey sorduğumuzda bile vücut diliyle anlaştık :)

Ürdün ve Türkiye arasında saat farkı var mı?

Hayır, yok. Dolayısıyla Amman’a vardığımızda sabah 05:10’du. Araç kiralama işleri, kahvaltı ve uyanmak için kahve derken sanırım saat 7:00 gibi havaalanından çıktık. Uçakta uyuduğumuz için kendimizi gayet dinç hissediyorduk. Bir de zaten yeni bir kültürü ve şehri keşfetme heyecanından ötürü hiç uykulu falan hissetmiyorduk.

Ürdün seyahat etmek için güvenli bir ülke mi?

Ürdün öyle bir ülke ki birbirine düşman olan ülkeler onun komşusu. Kuzeyinde Suriye, kuzeydoğusunda Irak, güneyinde ve doğusunda Suudi Arabistan, batısında İsrail ve Filistin. Coğrafyanın herkesin korkulu rüyası Orta Doğu olduğu yetmezmiş gibi komşuları da sorunlu ve birbirleri ile anlaşamayan ülkeler olunca akıllara direk Ürdün seyahat etmek için güvenli bir ülke mi sorusu geliyor, haklısınız. Fakat inanır mısınız biz bileti satın alırken o kadar çok görmek istediğimiz yerlere odaklandık ki ülkenin coğrafyası ve komşuları aklımıza bile gelmedi. Ben Ürdün’deyken “ben de gitmek istiyorum ama korkuyorum” ile başlayan mesajlar geldi. Evet, tüm bu olumsuz görüntüye ve önyargılara rağmen Ürdün’de kendimi güvende hissetmediğim bir durum yaşamadığımı söylemek isterim. Bir yere güvenli ya da güvenli değil demek yerine rakamlarla size biraz Ürdün’den bahsedeyim.

Ürdün, 2016 verilerine göre 118 ülke arasında dünyanın en güvenli 63. ülkesi. Türkiye bu sıralamada 75. sırada. İstanbul ile Amman karşılaştırmasını da aşağıda paylaşıyorum. Artık seyahat edip etmemek tamamen size kalmış :)

Bana göre Amman

Kendi deneyimimize gelirsek; ben İstanbul’da nasıl giyiniyorsam Amman’da da o kıyafetleri giyindim. Evet, çok ciddi anlamda dönüp bakıyorlar. Üstelik yanımda bir erkek olmasına rağmen bakıyorlar ama saldıracakmış ya da taciz edecekmiş gibi değil de alışık olmadıkları için bakıyorlar. Eğer siz benim gibi şort, elbise giymezseniz ve normal pantolon, bluz giyerseniz eminim bana baktıkları gibi bakmayacaklardır. Ürdün’de seyahat ettiğimiz her yerde çok rahatça yürüdük. Üstelik Amman’da akşam saatlerinde de dışarıdaydık ve hiçbir sorun yaşamadık. Aksine hava daha serin olduğu için akşamları sokaklar daha kalabalık. Dediğim gibi ben tehlikeli hiçbir şey ile karşılaşmadım.

Genel Amman izlenimlerim

Araba ile havaalanından çıkıp şehir merkezine doğru giderken meraklı gözlerle etrafımı izliyordum. Yolları nedense daha bozuk hayal etmiştim fakat gayet kaymak gibiydi. Orta Doğu coğrafyasının tipik sarımsı rengi bir anda kendini göstermeye başladı ve sağlı sollu çöl gibi yerlerin arasından geçerek yaklaşık 40 dakika sonra şehir merkezine vardık.

Şehir merkezine vardığımızı ilk etapta anlayamadık. Bi kalabalık bi hareketlenme ve mağazalar, restoranlar görmeye başladık ama burası şehir merkezine giderken içinden geçtiğimiz kasabamsı bir yer diye düşündük. Emin olmak için google map’i açtığımızda Amman şehir merkezinde olduğumuzu gördük.

Arabayı parketmek için bi polisten yardım istedik ve nazik bir şekilde bize yolu tarif etti. Aracımızı parkettikten sonra meraklı ve şaşkın gözlerle yürümeye başladık.

Amman’a dair edindiğim ilk izlenim şuydu; kaotik!

Fakat Amman ile ilgili okuduğum onca yazıdan sonra ve başkent olması sebebiyle Amman’ı daha modern bir yer olarak hayal etmiştim. Daha modern yapılar, daha modern insanlar, daha modern sokaklar ve daha modern bir yaşam. Fakat üzülerek söylemeliyim ki Ürdün’ün şehir merkezinde bulunan yapılar bile harap ve sanki biraz sonra yıkılacakmış gibiler, sokaklar özellikle ara sokaklar o kadar pis ki ortaya yayılan kokudan dolayı nefesimi tutarak geçtim. Ürdün’ün resmi dini İslam ve nüfusun yaklaşık %92’si de Müslüman fakat Ürdün bir Arap ülkesi olmasına rağmen vatandaşlarına din seçme hakkı tanıyor. Hal böyle olunca ben Amman sokaklarında hem başı açık hem de başı örtülü insanları görürüm diye düşünüyordum. Fakat başı açık insan o kadar az ki! Bu da şaşırdığım bir diğer şeydi. Tabii ki tüm bu yazdıklarım kendi beklentilerime karşılık karşılaştığım şeyler. Eminim siz farklı bir beklenti ile giderseniz – Örneğin Arap ülkesi kesin pistir- benim gibi şaşırmayacaksınızdır :)

Mimari dışında başımı döndüren bir diğer şey ses oldu. Amman’ın her sokağından, her köşesinden farklı bir ses yükseliyor. Restorana müşteri çekmeye çalışanların sesi, pazardan yükselen ses ile birleşip ortaya inanılmaz kaotik bir gürültü çıkartıyordu ama asıl en can alıcı nokta hemen hemen her dükkanda bana Kuran-ı Kerim’den bir ayet gibi gelen ama aslında bazen bir ilahi bazen bir şarkı olan seslerin hoparlör ile dışarı verilmesiydi. Bazen tüm bu seslere camiiden megafonla konuşan imamın sesi de karışınca ortaya daha önce hiç deneyimlemediğim bir gürültü çıkıyordu. İlk başta kültürel farklılıkları merakla gözlemlesem de bir süre sonra güneşin de etkisi ile artık bu kaostan başım döndü!

Amman ile ilgili beni derinden etkileyen şey insan oldu. Ammanlılar inanılmaz derecede yardımsever ve misafirperver. Kime adres sorsak yardımcı oldu ve hatta adresi bilmese bile bi arkadaşına sordu, öğrendi. Neredeyse bizi gideceğimiz yere kadar götüren insanlarla karşılaştık. Ammanlılar öğlen yemeklerini dükkanlarında diğer esnaflarla birlikte yiyorlar. Ben dışarıda dükkanların fotoğraflarını çekerken onlar bizi hep sofralarına davet etti. Bir hediyelik dükkanında artık ısrarlara dayanamayıp yemeklerine eşlik ettiğimiz yerler de oldu. İnsan faktörü çok önemli bence. Çünkü Amman’ın kaotik olmasının yanı sıra ben burayı güleryüzlü, yardımsever ve sofrasına davet edebilecek kadar candan insanları ile hatırlayacağım.

Bir sonraki yazımda Amman’da gezilecek yerleri ve yeme içme önerilerimi paylaşacağım.

Dünya benim evim’i facebooktan ve instagramdan takip edebilirsiniz :)