Güzel yemek yemeyi çok seviyorum.
Masaya adeta bir tablo gibi gelen yemekleri, kullanılan malzemelerin zıtlığını damağımda hissetmeyi ve yavaş yavaş o lezzetleri tatmayı çok seviyorum. Aslında önce gözümü, sonra midemi doyuruyorum.
Genel olarak sağlıklı besleniyorum ama canım makarna yemek istediğinde evde makarna yapmak yerine şehrin en güzel makarna yapan İtalyan restoranına gitmeyi tercih ediyorum. Ben iyi yemek yemeyi seviyorum.
Seyahatlerimin en keyifli anları haftalar öncesinden araştırıp bulduğum ve rezervasyon yaptırdığım yerlerde yemek yemek diyebilirim. Özellikle son 1 yıldır seyahatlerimizde tercih ettiğimiz yemek yeme yerleri oranın en trendy, en lokal ya da en iyi yerleri. Bu yüzden seyahatlerimi yapılacaklar listesi ve yeme-içme rehberi olarak iki ayrı yazıda toparlıyorum. Bu yazının konusu ise son zamanlarda tercih ettiğimiz restoranlardan ötürü Michelin Yıldızlı Restoranlar. Bir lastikçi nasıl olmuştu da aşçıların kendini star gibi hissedeceği bir sistem geliştirmişti? Merakla okudum, araştırdım ve sizler için toparladım, yazdım :)
Fransa’da başlayan Michelin Rehberi hikayesi…
1900 yılında lastik üreticisi Andre Michelin ve erkek kardeşi Edouard Michelin lastik sektöründeki gelişimi desteklemek ve ürünlerine talebin artması için içinde araç kullanıcılarının işine yarayacak bilgilerin, yol haritalarının, lastik değişim ve benzin istasyonlarının, tamircilerin ve konaklama yerleri gibi bilgilerin de içinde bulunduğu bir rehber hazırlar.
O dönemde Fransa’da 3000’den daha az araç vardır ve Michelin kardeşler insanların araba satın alarak “road trip” yapmalarını teşvik eder. (Kardeşler fena akıllı.) İlk baskısı 35.000 olan bu rehber Fransa’da ücretsiz dağıtılır.
1904-1911 yılları arasında Michelin Rehberi Belçika, Cezayir, Tunus, İtalya, İsviçre, Almanya ve İngiltere gibi birçok ülkeye yayılır. 1. Dünya Savaşı sırasında basılmayan Michelin Rehberi, savaştan sonra içeriğinde değişikliğe giderek tekrar basılır. Bu sefer rehbere restoran listeleri ve yeni açılan otel listeleri eklenir.
Michelin Rehberi’nin büyük bir kısmı restoran listelerinden oluştuğundan Michelin kardeşler restoranları ziyaret edip puanlayan gizli bir ekip kurar ve emeklerinin karşılığını almak için bu sefer ücretli satılmaya başlar.
Böylelikle 1900 yılında bir lastikçinin şoförün el rehberi diye çıkardığı rehber, bugün gurmelerin kutsal kitabı haline gelir.
Şeflerin almaya can attığı Michelin Star nedir?
1926 yılında yıldız ikonu ile puanlama yapmaya başlayan gizli şefler başlangıçta sadece bir tek yıldız verirken 1931 yılında hiyerarşik olarak 3 yıldız uygulamasına geçerler. Peki, Michelin Yıldızlarının anlamı nedir?
1 yıldız: Kategorisinde iyi bir restoran.
2 yıldız: Tekrar ziyaret etmeye değer mükemmel bir restoran.
3 yıldız: Sadece bu restorana gelmek için seyahat edebileceğiniz olağanüstü bir restoran.
Michelin Yıldızlarını veren bu gizli ekip ne yapar ve kimlerden oluşur?
Michelin’in bu gizli ekibine girebilmek için otel ya da restoran sektöründe en az 10 yıllık bir deneyime sahip olmak ve şeflik eğitimi almış olmak gerekiyor. İşe alınan kişiler 6 aylık bir eğitimden sonra daha deneyimli bir gizli şef ile kontrol yapar. Her bir gizli şef yılda 300’den fazla restoranı ziyaret eder, 170 gece otelde konaklama yapar ve 1000’den fazla restoran ziyaret notu taşır. Michelin şefleri için gün sabah 7’de başlar, gece 11’de biter. Şefler restoranda yemek yiyip, faturalarını öderler. Restoranları 5 farklı kriterde değerlendirirler:
- Malzemelerin kalitesi
- Tatların kombinasyonu ve hazırlık süreci
- Yaratıcılık
- Lezzet-fiyat dengesi
- Aşçılık standartlarının tutarlılığı
Dekor ve servis gibi kriterler Michelin yıldızı değerlendirmesini etkilemiyor.
Değerlendirmeyi yapan şef eğer Michelin yıldızı verip vermemek konusunda emin değilse farklı bir şef ikinci bir ziyaret yapıp, değerlendirme yapar.
Michelin Yıldızı neden bu kadar önemli?
Her şefin rüyası restoran dünyasının Oscar’ı Michelin Yıldızına sahip olmak! Çünkü Michelin Yıldızı bir şefin mükemmel yemek yaptığının bir göstergesi. Bu yıldız beraberinde bir de ün getiriyor ve gurmelerin de restoran seçiminde büyük rol oynuyor. Hatta öyle bir hal alıyor ki restoranda haftalar öncesinden yer bulmak mümkün olmuyor.
Michelin Yıldızlı restoranların hepsi pahalı mı?
Michelin Yıldızlı restoranların hepsi pahalı değil ama yukarıda da bahsettiğim gibi bu 5 kritere uymaları gerekiyor. Kriterlerden biri malzemelerin kaliteli olması fakat bu lüks malzeme kullanımı anlamına gelmiyor. Aranan kriter malzemelerin taze olması. Bununla birlikte Michelin Yıldızlı restoranların çoğu normalden daha pahalı. Bu yüzden Michelin, ikonik logosunun da adı olan Bib Gourmand adında özel bir değerlendirme yaratmış. Bu kategoride Michelin Yıldızı alan restoranların özelliği uygun fiyata, kaliteli yemek sunmaları.
Türkiye’de Michelin Yıldızlı restoran var mı?
Bir ülkede Michelin Yıldızlı restoran olması için Michelin rehberinin o ülkede yayımlanması gerekiyor. Bu yüzden Türkiye’de Michelin Yıldızlı restoran yok.
Bir seyahatsever ve yemeksever olarak tavsiyem seyahatlerinizde en azından bir kere bile olsa Michelin Yıldızlı bir restoranda yemek yeme deneyimi edinin.
Dünyadaki Michelin Yıldızlı restoran listesine buradan ulaşabilirsiniz.
Tavsiye: Burnt isimli filmi izlemenizi şiddetle tavsiye ederim. Mutfağın görünmeyen yüzünü son derece akıcı bir şekilde anlatıyor.
Bir sonraki yazımda Budapeşte’deki Michelin Yıldızlı restoran deneyimimden bahsedeceğim.
Michelin Yıldızlı restoran deneyimim için tıklayınız.
Dünya benim evim’i facebooktan, instagramdan ve twitterdan takip edebilirsiniz.