Güney Afrika’nın Büyülü Şarap Rotaları

Radyodadan yükselen ve kendimi çok iyi hissettiren müzik, arabanın camından içeri girip yüzümü ısıtan Afrika güneşi, uzun bir yol, tepeler, ovalar ve yol boyunca uzanan üzüm bağları… Cape Town şarap rotaları yazıma hoşgeldiniz :)

Güney Afrika seyahatimden kaç yazı çıkardım, bilmiyorum. Fakat bu sadeleştirmiş halim diyebilirim. Sanırım oralara giden herkes aynı. Bi’ parçamız sanki orada kalmış gibi. Hani anlat desen hangi kelimeleri yanyana getirip hislerimi anlatabilirim onu da bilmiyorum. Galiba gitmeniz lazım ve orayı yaşamanız, o hayata karışmanız lazım…

Seyahatimizin en güzel şeylerinden biri de Cape Town’un şarap rotalarına yaptığımız gezilerdi. Sizler de en çok o fotoğrafları  like’ladınız :) Bu yazımda Cape Town’daki şarap rotalarından bahsedeceğim. Yazının en zorlayıcı kısmı fotoğraf seçimleri çünkü bir rüyanın içine girmişim gibi hissettirdi.

Güney Afrika Şarap Rotaları

Güney Afrika’nın şarapçılık geçmişi 300 yıldan daha uzun bir zamana yayılıyor. Özellikle Batı Cape bölgesi verimli ve sağlam zemini sayesinde şarapçılığın tohumlarının atıldığı yer. Bölgede o kadar çok şarap bağı var ki biz 2 haftalık seyahatimizin 4 gününü bu şarap rotalarında geçirdik ve rüya gibi anlar biriktirdik.

IMG_7906

Güney Afrika Şarap Bağı Kültürü

Şarap rotalarına geçmeden önce sizlere biraz Güney Afrika şarap bağı kültüründen bahsetmek istiyorum. Ben ilk şarap bağı gezimi Bozcaada’ya yapmıştım. Bir traktörün arkasında bağlara gidip, üzüm toplayan teyzlerle sohbet edip, üzüm toplamış ve fabrikada üzümlerin şarap olana kadar geçirdiği süreci deneyimlemiştim. Dolayısıyla benim için şarap bağı gezisi bu demekti. Fakat Güney Afrika’daki şarap bağı gezisi bambaşka!

Öncelikle sağlı sollu üzüm bağları ile kaplı uzun bir yoldan geçiyorsunuz. Sonra küçük küçük birkaç yapının bulunduğu yemyeşil bir alana giriyorsunuz. Manzara enfes. Her yer üzüm bağı ile kaplı. Yönlendirmeler sayesinde ne, nerede hemen görüyorsunuz. İçeride şarap tadımı yapacağınız yerler, yemek yiyebileceğiniz restoranlar, şarap satın alabileceğiniz mağazalar ve piknik yapabileceğiniz alanlar var. Kocaman bir şarap bağı merkezi gibi düşebilirsiniz. Şarap tadımları ücretli fakat fiyatları çok uygun. Restoranda yemek yiyebilir ve şarabınızı çimler üzerinde yatarak içebilirsiniz. Piknik yapacaksanız eğer her şeyi bu şarap merkezleri temin ediyor. Size bir yiyecek sepeti, örtü ve yastık veriyorlar. Böyle cennet gibi bir yer.

Hepsinde sistem aynı. Nasıl huzurlu nasıl minnoş bir ortam var anlatamam size…

IMG_8829

Güney Afrika’da Yetiştirilen Üzümler

Verimli toprakları sayesinde Güney Afrika’da birçok üzüm yetiştirilir. Güçlü bir tada sahip Shiraz üzümü sadece Fransa’da değil Güney Afrika’da da yetişiyor. Beyaz şarap yapımında kullanılan Chenin Blanc de yine Güney Afrika’da yetiştirilen üzüm çeşidinden biri. Bu üzümün özelliği ise uzun süre saklanabilen kaliteli şarap yapımında kullanılması. Veee Pinotage. Benim Güney Afrika seyahatimde içmekten çok keyif aldığım bir siyah üzüm şarabı. Deyim yerindeyse Güney Afrika’nın milli hazinesi. Pinot Noir ve Cinsault üzümlerinin çaprazlaması ile üretilen Pinotage koyu bordo rengi ile çok kaliteli bir üzüm türü.

Şimdi gelin rotalara geçelim.

  1. Paarl Wine Route

Kırmızı şarabı ile ünlü Paarl şarap rotası aynı zamanda “Kırmızı Rota” olarak da biliniyor. Cabarnet Sauvignon ve Shiraz şaraplarının ünü sayesinde uluslararası şarap dünyasının dikkatlerini üzerine çeken Paarl Şarap Rotasının en ünlü şarap bağlarından biri Fairview Estate. Biz de evinde kaldığımız kişinin tavsiyesi üzerine şarap bağı gezilerimize Paarl ile başladık.

IMG_7708

IMG_7710

IMG_7712

IMG_7720

IMG_7726

IMG_7731

IMG_7738

IMG_7740

IMG_7746

IMG_7757

IMG_7759

IMG_7764

IMG_7791

IMG_7797

IMG_7804

Paarl sadece üzüm bağları ile değil aynı zamanda hayranlık uyandırıcı doğası ile de bizim beğenimizi kazandı. Paarl rotasında öncelikle Paarl Tabiat Parkında yürüyüş yapıp sonrasında Paarl Rock tırmanışını gerçekleştirdik. Bu bölgeye geldiğinizde bu iki aktiviteyi mutlaka yapmanızı öneririm. Sonrasında ise keyif için istikamet Fairview Estate.

IMG_7917

IMG_7918

IMG_7919

IMG_7921

IMG_7924

  1. Spice Route

Adını ve konseptini Baharat Yolu’ndan alan Spice Route’un mottosu şöyle: Bir zamanlar insanlar egzotik tatları deneyimlemek için tüccarların Baharat Yolu’ndan dönmesini beklerlerdi. Fakat artık bu tüccarlar yok artık Spice Route var.

IMG_7825

IMG_7826

IMG_7832

Fairview Estate’e sadece 800m uzaklıkta bulunan Spice Route, Paarl bölgesinde. Benim bu zamana kadar gördüğüm ve hiç hiç ayrılmak istemediğim yerlerden biri. Bana inanın insan yaşlanmaz burada. Öyle efil efil, öyle rahat, öylesine büyülü…

Çok tatlı piknik konseptleri var. Biz Ünlü Şef Bertus Basson Restoran’ın eşsiz üzüm bağlarına bakan bir masasında öncelikle yemeğimizi yeyip, tatlı ve şarap kısmını ise piknik şeklinde istemiştik.

IMG_7835

IMG_7837

IMG_7843

IMG_7846

IMG_7849

IMG_7855

IMG_7864

IMG_7869

IMG_7872

IMG_7876

Çalışanların nazikliğinden ve minnoşluğundan bahsetmiyorum bile.

Şöyle söyleyeyim Türkiye’de böyle bir konsept yok. Cemal ile muhabbetimiz bir yerden sonra bu konsepti Türkiye’ye getirelim şeklinde gitse de sonra biz en iyi yaptığımız şeyi yapmaya devam edelim ve gezelim dedik :)

IMG_7881

IMG_7883

IMG_7884

IMG_7885

IMG_7888

IMG_7897

IMG_7899

IMG_7901

IMG_7904

IMG_7907

IMG_7910

Spice Route’un beyaz şaraplarından Sauvignon Blanc 2015 ve Chenin Blanc 2014, kırmızı şaraplarından Pinotage 2014 ve Mourvedre 2014 şaraplarını mutlaka tadın derim.

1 tam gününüzü burada geçirebilirsiniz.

  1. Groot Constantia Wine Route

Constantia, Güney Afrika’nın en eski bağ evi. Kapısından içeri girdiğiniz andan itibaren sizi büyülü bir serüvene çıkaran Constantia, yüksek kaliteli şarap üreten bir bölge.

Groot Constantia içinde 2 tane enfes restoran bulunuyor. Biri Jonkershuis Restaurant diğeri ise Simon’s Restaurant. Her ikisi de muhteşem. Güne Groote Constantia’daki restoranlardan birinde kahvaltı ile başlayabilirsiniz. Sonrasında şarap tadımı yapabilir ve üzüm bağları arasında kendinizi kaybedebilirsiniz.

IMG_8781

IMG_8772

IMG_8782

IMG_8784

IMG_8788

IMG_8794

Ben bu bağları anlatacak kelime gerçekten bulamıyorum.  O yüzden bol bol fotoğraf koyacağım ki ne demek istediğimi anlayın :)

Groot Constantia’nın Chardonnay 2013 şarabı 2015 yılında yapılan Chardonnay du Monde yarışmasında dünyanın en iyi şarabı seçilmiştir.

IMG_8795

IMG_8799

IMG_8800

IMG_8808

IMG_8806

IMG_8812

IMG_8815

IMG_8822

IMG_8826

IMG_8840

IMG_8843

IMG_8853

IMG_8862

Shiraz 2010 ve Pinotage 2011 şaraplarını da mutlaka tadın ve satın alın. Bonus olarak bir de çantaya tatlı şarabı Grand Constance atmayı unutmayın!

  1. Stellenbosch Bölgesi, Warwick Wine Estate

200’den fazla şarap üreticisi ve bağ evi ile Güney Afrika şarap rotalarının en ünlüsü Stellenbosch. Bu bölgede bulunan Warwick Wine Estate, hala hatırlayıp iç çektiğimiz bir yer. Rezervasyonsuz gidip ilk başta yer bulamadığımız fakat sonra şef garsonun nazik yardımları sayesinde yer bulabildiğimiz Warwick Wine Estate Cape Town’da göreceğiniz en muhteşem şarap bağlarından biri.

IMG_8978

IMG_8980

IMG_8982

IMG_8985

IMG_9014

Konsept olarak piknik yapmak istedik. Hemen yerimiz hazırlandı. Piknik sepetimiz, beyaz şarabımız, müziğimiz… Öyle bir ortam var ki etrafınızda sürekli sizin mutluluğunuz için koşturan biri var. Hayatımda böyle hizmet görmedim. Cape Town seyahatimizin sonlarına doğru gittiğimiz Warwick Wine Estate sayesinde Güney Afrika bize çok tatlı bir şekilde hoşçakal dedi.

IMG_8992

IMG_8999

IMG_9001

IMG_9009

IMG_9019

IMG_9033

IMG_9034

IMG_9021

IMG_9024

IMG_9027

IMG_9035

IMG_9032

Professor Black isimli Sauvignon Blanc bu zamana kadar içtiğim en lezzetli beyaz şaraptı. Hatta ben beyaz şarap seviyormuşum da haberim yokmuş. The First Lady isimli dry rose şarap ise bir diğer satın alınması gereken şarap.

Warwick Wine Estate bir rüya. Gelin o rüyayı yaşayın…

Bonus: Polkadraai Strawberry Farm

Stellenbosch’taki Warwick Wine Estate’e giderken yolun sol tarafında devasa bir tarla gördük. Biraz daha yaklaşınca tarlada çilek toplayan insanları gördük. O andan sonra arabanın içinde sevinçten çıldırmakla meşguldüm :) Arabayı parkedip çilek tarlasında çilek toplamak üzere kaplarımızı aldık ve daldık tarlaya :) Hayatımda böylesine keyifle çilek toplamamıştım. İnsanlar o kadar tatlı ki. Biraz ileride gördüğüm ve tarlada çalıştığını düşündüğüm kadınların yanına gittim. Sohbet etmeye başladık. Onlara o kadar farklı görünüyordum ki bunu yüzlerindeki ifadeden okuyabiliyordum. İçlerinden biri “çok güzelsin” diyiverdi. Sen de çok güzelsin dedim. Nasıl utandı nasıl anlatamam. Yüzünü falan kapattı. Sonra birlikte çilek topladık, fotoğraf çektik. Nerden geliyorsun diye sordular, Türkiye dedim ama hiçbir fikirleri yoktu bu ülkenin nerede olduğundan…

IMG_8902

IMG_8905

IMG_8914

IMG_8916

IMG_8939

IMG_8942

IMG_8945

Bu tarlada yaklaşık 2-3 saat geçirdik. Nefis çilek kokusu eşliğinde minik minik çilekler topladık. O kadar güzeldi ki. Bence siz de yapın. Yani bu yazı Güney Afrika yolculuğunuzla ilgili araştırma yaparken çıktıysa eğer mutlaka yapın bunu. Bu çilek tarlasına gidin. O tatlı kadınlara kocaman sevgilerimi de iletin…

IMG_8950

IMG_8962

IMG_8966

Şarap rotasına çıkmadan önce bilmen gerekenler:

  • Mutlaka rezervasyon! Yukarıda bahsettiğim bağ evlerinin hepsinin internet sitesi var. Adres bilgilerine ulaşabileceğin gibi telefonla arayıp mutlaka rezervasyon da yaptırmalısın.
  • Ben bu şarap rotalarına nasıl gideceğim diye sorabilirsiniz. Biz seyahatimiz boyunca araba kiralamıştık ve dolayısıyla araba ile gittik. Hepsinin park yeri var ve park sorunu diye bir şey tabii ki yok :) Yollar fıstık gibi! Siz günü birlik araba da kiralayabilirsiniz turla da gidebilirsiniz. Ama bence kendiniz gidin :)
  • Fotoğraflarda bu bağ evleri çok lüks yerler gibi duruyor. Pahalı mı bu şarap rotalarını gezmek diye düşünebilirsiniz. Hayır, değil. Yemek konusunda Cape Town sınırlarını aşan bir yer. Bu bağ evlerine giriş ücreti falan yok. Ne yiyorsan onu ödüyorsun. Fiyatlar ise çok uygun.
  • Bu şarap rotalarında birsürü konaklama seçeneği de var. Dilerseniz konaklayabilirsiniz.
  • Her bir rotada 1 gün geçirmenizi şiddetle tavsiye ederim. Fakat yeterli vaktiniz yoksa hangisine gideyim derseniz galiba Warwick Wine Estate derim ya da Spice Route. Off karar veremedim, hepsine gidin!
  • Başka sorusu olan?

Çok çok kocaman sevgiler :)

Bunları da okumak isteyebilirsin
6 Yorum
  1. Merve Uzun diyor ki

    Şahane! Atlayıp hemen gidesim geldi! :)

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      :)

  2. İbrahim Güleç diyor ki

    Keyifle okudum yazdıklarınızı. Ama aklıma takılan bir soru var, o güzel şarapları tattıkdan sonra araba kullanmak zor olmuyor mu?:) Franschhoek’e gittiniz mi? Orada da çok güzel şarap çiftliklerinin olduğunu ve kasabanın çok güzel olduğunu okumuştum.

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Güzel soru :) Kötü örnek olmak istemem ama aracı alkollü kullandık fakat şöyle ki tatmak istediğimiz her şarabı yarım kadeh olarak içtik ve max 2 kadeh şarap içtik. Sorun olmadı :) Franschosek’i ben de okumuştum ama oraya gitmedik. İnşallah Aralık’ta gittiğimiz sefer gideceğiz :)

  3. Meliha diyor ki

    Merhaba,
    Kısa bir soru sormak istiyorum. Trafik ters yönden aktığı için araba kullanırken zorluk yaşadınız mı acaba? Bizim de bu yıl için Güney Afrika seyahat planımız var, araba kiralama ya da günübirlik turlara katılma konusunda kararsızlık yaşıyorum.
    Teşekkürler

    1. Dünya BenimEvim diyor ki

      Merhaba, Güney Afrika’ya 2 kere gittik. Hem Cape Town’da hem de Johannesburg’ta araç kiraladık ve bir gün bile sorun yaşamadık. İlk başta yadırgayabilirsiniz fakat kısa bi pratikten sonra alışıyorsunuz. Günübirlik turlara katılmak yerine kesinlikle araba kiralayın derim. Hem daha uygun hem de daha çok deneyim yaşarsınız.

      Sevgiler

İptal Et

E-posta adresin yayımlanmayacak.